Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Babil'den Dragomanlara

Bernard Lewis

Babil'den Dragomanlara Gönderileri

Babil'den Dragomanlara kitaplarını, Babil'den Dragomanlara sözleri ve alıntılarını, Babil'den Dragomanlara yazarlarını, Babil'den Dragomanlara yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hıristiyanlar ve Müslümanlar ortaçağlarda tartışırken, bu tartışmayı modern zamanlarda da sürdürürken, birbirlerine "Sen kâfirsin, cehennemde yanacaksın," derken birbirlerini gayet iyi anlıyorlardı.
Sayfa 341 - Kapı Yayınları – 1. Basım ~ Ocak 2008, İSTANBULKitabı okudu
Emperyalizm usulü, ortaya karışık olsun... ((:
Arapların bağımsızlık kazanması, birliğe varması yolunda ilk büyük adımlar Birinci Dünya Savaşı sırasında atıldı. İlginçtir, esin kaynakları Arap değil yabancıydı, ilk ideolojik ifadeleri de milliyetçi değil diniydi.
Sayfa 278 - Kapı Yayınları – 1. Basım ~ Ocak 2008, İSTANBULKitabı okudu
Reklam
Neden Arap sevdikleri ve bu âşkın kaynağı belli zaten! ((:
Osmanlı Araplarının ezici çoğunluğu Osmanlı Sultanı'nın sadık tebaaları olarak kaldılar, hatta Abdülhamid'in hükümdarlığı sırasında görünüşe bakılırsa ayrıcalıklı bir konumdan yararlandılar.
Sayfa 274 - Kapı Yayınları – 1. Basım ~ Ocak 2008, İSTANBULKitabı okudu
Biz dile getirince; 'Ah, ırkçı mısın!', oluyor. ((:
İslâm ülkelerinde milliyetçilik sadece gayrimüslim azınlıklar, özellikle de Hıristiyanlar arasında karşılık bulmuştur.
Sayfa 265 - Kapı Yayınları – 1. Basım ~ Ocak 2008, İSTANBULKitabı okudu
İslâm topraklarında bin yıllık bir geçmiş boyunca baskın halk Araplar değil Türkler olmuştu. Fakat soylarıyla ve kültürleriyle gurur duyan Araplar, tıpkı Dante'nin Kutsal Roma İmparatorluğu'nda Almanların egemen olmasını kabul etmesinde olduğu gibi, evrensel İslâm cemaatine Türklerin hâkim olmasına kabul göstermişti.
Sayfa 264 - Kapı Yayınları – 1. Basım ~ Ocak 2008, İSTANBULKitabı okudu
Dünyanın büyük bir bölümünde, özellikle de Ortadoğu'da iki kelime, iki kavram epeyce birbirine karıştırılıyor: 'özgürlük' ve 'bağımsızlık'. Bölgenin birçok yerinde bu iki kelime sanki eş anlamlıymış gibi kullanılıyor. Eş anlamlı değillerdir oysa. Farklı şeyleri ifade ederler. Dünyanın büyük bir bölümü de çok acılar çekerek öğrendi ki, biri olmadan diğerine sahip olunamamasının dışında, bu ikisi birçok durumda birbirini dışlar görünüyor.
Sayfa 262 - Kapı Yayınları – 1. Basım ~ Ocak 2008, İSTANBULKitabı okudu
Reklam
XIV. yüzyılda yaşamış Faslı büyük seyyah İbn Batuta Türk steplerine vardığında hayretle burada rastladığı bir vasıtayı anlatır: dört tekerlekli bir arabadır bu. Onun için yeni ve tuhaf bir araçtır bu, çok etkilenmiştir.⁸⁰ 80) İbn Battuta, Rihla, (haz.) C. Defremery ve B. R. Sanguinetti, cilt ii, Paris 1853-59, S. 361. İngilizce çeviri, H.A.R. Gibb, The Travels of İbn Battuta, cilt ii, Cambridge, 1962, S. 472-73.
Sayfa 253 - Kapı Yayınları – 1. Basım ~ Ocak 2008, İSTANBULKitabı okudu
Türkler İran'la anlaştığında bütün Doğu'nun kudretiyle desteklenmiş bir halde gırtlağımıza çökecekler; ne kadar hazırlıksız olduğumuzu anlatacak kelime bulamıyorum!⁶⁸ 68) Edward Seymour Forester (çev.), The Turkish Letters of Ogier Ghiselin de Busbecq (Oxford, Clarendon Press, 1927), S. 111-12.
Sayfa 228 - Kapı Yayınları – 1. Basım ~ Ocak 2008, İSTANBULKitabı okudu
Çünkü herkes kendi kendisinin en kötü düşmanıdır, kendi sabırsızlığından daha ölümcül bir düşmanı daha yoktur, düşmanı onu öldürmekte yavaş kalırsa sabırsızlığı öldürüverir.
Sayfa 228 - Kapı Yayınları – 1. Basım ~ Ocak 2008, İSTANBULKitabı okudu
[...] Avrupa'yı nihayetinde Dar-ül İslâm'ın bir parçası olmaya yazgılı görenler de var.
Sayfa 225 - Kapı Yayınları – 1. Basım ~ Ocak 2008, İSTANBULKitabı okudu
120 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.