Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Başörtüsü Mağdurlarından Anlatılmamış Öyküler

Nazife Şişman

Başörtüsü Mağdurlarından Anlatılmamış Öyküler Sözleri ve Alıntıları

Başörtüsü Mağdurlarından Anlatılmamış Öyküler sözleri ve alıntılarını, Başörtüsü Mağdurlarından Anlatılmamış Öyküler kitap alıntılarını, Başörtüsü Mağdurlarından Anlatılmamış Öyküler en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bunca Zorluğu Yaşayıp, İktidar olduktan Sonra Zalimlerin Tarafına Geçmek
Rana: Bizim sınıftan birkaç kişiydik. Bir kere oldu böyle bir şey Fen Edebiyat Fakültesi‟nin önünde. Fen Edebiyat‟tan 20-30 kişi bile etmeyecek kadar insan toplandı. O sırada jandarma geldi, çünkü bizim üniversite ilçeye bağlıydı şehrin içinde ama … diye bir yere bağlı. Rümeysa: Jandarma bölgesi mi? Rana: Evet. … ilçesine bağlı bu yüzden jandarma gelmişti çok şaşırmıştım ve korkmuştum bir de „biz hani terörist miyiz, terör örgütüne bağlı insanlar değiliz neden jandarma geliyor bizimle ilgileniyor?‟ diye düşünmüştüm. Neyse o eylem oldu işte çok az kişiydik, desteği verenler de azdı. Teker teker polis eşliğinde içeriye alındı sınıf arkadaşlarım. Ben bir suçlu gibi orada kalakaldım. Her şeyi anlıyorum da, polisin oradaki görevini anlamaktan acizim. Akl-ı selim sahibi bir kimse var mı bunu bana açıklayabilecek? Sınav salonlarının kapılarından polis tarafından sürüklenerek götürülen arkadaşlarım geldi aklıma sonra. Coplanan, dövülen, tartaklanan arkadaşlarım… Masumuz biz, terörist falan değiliz sesleri… Ama kimin umurunda bunlar? Bunlar olurken vicdan diye bir şey var mı acaba oralarda?
Sayfa 89 - 4. baskı - 2004
28 Şubat Darbecileri ve Onlarla İş Tutan Siyasilere Göre Başörtülüler
Onlar, ya olay çıkarmak için bahane bulmuş bir grup öğrenci, ya ülkeyi karanlığa götürmek isteyen bir görüşe mensup militanlar, ya da bir siyasi görüş tarafından kandırılmış zavallı gençler. Bu ikinci gruptaki insanlar için başörtüsü, medyanın pompaladığı bilgilere paralel bir şekilde sadece bir sembol, karanlık çağrışımları olan bir siyasi projenin bayrağı.
Sayfa 10 - 4. baskı - 2004
Reklam
Dünya iyilerin ve kötülerin çarpıştığı bir cenk meydanıydı. Zalim zulmünü yapacaktı elbet. Önemli olan mazlumun inandığı değerler için ne kadar ve nasıl fedakarlık yapacağıydı. Rabbim bunu sınıyordu.
Sayfa 110 - iz yayıncılıkKitabı okudu
MHP, 28 Şubat Darbeci İktidarıyla Yanyanaydı. Bugün ki İktidarla da Yanyana
Neden hiçbir şeyi sorgulamıyorlar? Benim için değil, inan olsun benim için değil. Kendi insanlıkları için biraz olsun düşünüp karşı koyabilseler haksızlıklara. 24 Mayıs 1998
Sayfa 25 - 4. baskı - 2004
Hiç Değişmeden Bugünlerde de Aynen Tekrarlanan Bir Hikâye
Anlamıyorum. 35 bin öğrenci yürüyor ve sadece rektörün dediği oluyor. Demokrasi, özgürlük nutuklarını da bu diktatörler atıyor. ... Bugünü hiç unutmayacağım. 1 Mart 1998
Sayfa 39 - 4. baskı - 2004
Devlet Varolduğu Sürece Adalet Sarayları Hep Dolu Olacaktır
Adaletle hükmeden devletin kestiği parmak acımaz. ... Ama kesilen parmağın çok acıdığı bu genç insanların her halinden belli.
Sayfa 9 - 4. baskı - 2004
Reklam
28 Şubat Sürüyor Dediğimizde Karşı Çıkanlar, Aynı Üslup Devam Ediyor
Bugün beni bölücülükle suçlayanlar her gün sınav kapısından kovanlar, "Vicdanın rahat mı? Bu gece rahat uyuyabilecek misin?" sorusuna "Çok rahat vicdanım" cevabını verenler keşke bilselerdi, anneciğim, seni bir gün daha mutlu edebilmek için her gün okuldan kovulduğumu... ... Bu yürekleri taştan da taş insanlar bizi anlamıyorlar anneciğim. Ah anlamıyorlar... 10 Mayıs 1998
Sayfa 24 - 4. baskı - 2004
Bu Sistemde Düzeni Değiştireceğini Söyleyen Mücahitler, Müteahit Oldular
Orta yaşlı bir bey 'İki oğlum da Tunceli'de hastanede, terör gazisi' diyor. Hiddetini Dekanlık binasına uzattığı parmağında yoğunlaştırarak 'Asıl bu teröristleri vurmalıydılar!' diye yükseltiyor sesini.
Sayfa 8 - 4. baskı - 2004
O halde bundan sonra yapılacak şey kendi yüreklerimizde gerçekleştirdiğimiz devrimden, kurduğumuz yürek devletinden sonra yeni yürekler fethetmek. Ve hala savunduğumuz sevgidir Yenildiğimiz saflarda!
Sayfa 86 - iz yayıncılıkKitabı okudu
Bir ay gecikmeyle beni orta okula yazdıran annem bana sarılmış ve şöyle demişti: "Oku Kızım ! Oku da bizim çektiğimiz sıkıntıları bir de sen çekme!" Onun sıkıntı dedikleri, toplumda bir adım geride durmak, adam yerine konulmamaktı. O gün benden saklamaya çalıştığı gözyaşları buna şahittir.
Sayfa 77 - iz yayıncılıkKitabı okudu
24 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.