Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Batı Düşüncesi - Felsefi Temeller

Ahmet Cevizci

Batı Düşüncesi - Felsefi Temeller Gönderileri

Batı Düşüncesi - Felsefi Temeller kitaplarını, Batı Düşüncesi - Felsefi Temeller sözleri ve alıntılarını, Batı Düşüncesi - Felsefi Temeller yazarlarını, Batı Düşüncesi - Felsefi Temeller yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Felsefe, teolojinin tesisi ve inancın temellendirilmesi için büyük bir öneme sahiptir. Zira Tanrının varlığı ve birliği fikrinin rasyonel olarak temellendirilmesi inanç için sağlam bir zemin oluşturur. (Aquinalı Thomas)
Aydınlanma düşüncesindeki gerek rasyonalist bilgi teorisinin, gerekse hem rasyonalist hem de ampirist yaklaşımlarca onay alan mekanik evren tasavvurunun din felsefesi açısından açık sonucu ise yaklaşımların nihayetinde deizm veya ateizme vücut vermiş olmasıdır.
Reklam
Modern Batı düşüncesinde insanı aşkın bir hakikat anlayışı yerini,insan merkezli bir hakikat anlayışına bırakmıştır.
Kuşkuculuğun Batı düşüncesi bakımından önemi,onun insani bir takım değer biçme etkinliklerinin dogmatizme kaymalarını engelleme yolundaki katkılarında yatmaktadır.
Aristo’nun temel eleştirisi üçüncü adam” itirazı olarak da bilinen ve eğer idealar veya formlar gölgeler dünyasının veya tekil varlıkların sebebiyse. onların da birer sebebinin olması gerektiği, bunun ise sebepler zincirine bağlı olarak sonsuza kadar sürüp gideceği yönündeki eleştiridir.
Oluşu maddenin form kazanma süreciyle izah eden Aristo’ya göre, bütün bir varlık alanı, madde ile formun, fâil bir sebebin harekete geçirmesinin sonucunda, belirli amaçları gerçekleştirecek şekilde birbiriyle ilişkiye girmesinden oluşur.
Reklam
Hıristiyanlık’ta tarihin eskaton yani kurtuluş ile son bulacağı yönündeki iddianın Hegel’de, tarihsel süreç sonunda kazanılması umulan özgürlük düşüncesine, Marx’ta ise tarihin sonunda varılacak sınıfsız toplum idealine etki ettiği açıktır.
Rönesans düşüncesinin en temel özelliği, insanın, her türlü bağlılıktan sıyrılmak suretiyle, kendisine dayanıp, kendisini arayıp bulmasıdır.
Aristo’nun, varlık-düşünce özdeşliğine bağlı olarak mantıksal ve sözel sebepleri bulmayı amaçlayan niteliksel yaklaşımına karşıt bir biçimde, Galileo’nin, modern bilim anlayışı bakımından en önemli başarısının, matematiksel akılcılığı ve niceliksel yaklaşımı merkeze alması olduğu söylenebilir.
Ortaçağ boyunca hakim bir güç olarak varlığını sürdüren kilise, kutsal kitabin inananlar tarafından okunup yorumlanması bir yana, farklı dillere tercüme edilmesine izin vermemekteydi.
179 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.