Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ben De Yazdım – Milli Mücadeleye Gidiş - 6

Celal Bayar

Ben De Yazdım – Milli Mücadeleye Gidiş - 6 Hakkında

Ben De Yazdım – Milli Mücadeleye Gidiş - 6 konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Ben de Yazdım, Türkiye'nin üçüncü cumhurbaşkanı M. Celal Bayar'ın (1883-1986), bütün kurumlarıyla çökmeye yüz tutmuş bir imparatorluğun, Osmanlı İmparatorluğu'nun son günleriyle, kurulmakta olan Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk günlerini, ulusal kurtuluş savaşını, Mustafa Kemal Atatürk'ü ve devrimlerini; tarih kitaplarında pek de ele alınmayan ayrıntılarla, yaşadıklarına, belgelere ve çeşitli yazılı kaynaklardan yaptığı titiz araştırmalara dayanarak ortaya koymaktadır. Bu haliyle, Ben de Yazdım'ı, salt Celal Bayar'ın anıları olarak değil, bir anlamda 'resmi tarihin arka planı' olarak da ele almak mümkündür. İlk baskısı 1965-1972 yılları arasında yayımlanan 8 ciltlik bu yapıtta, geçen yüzyılın sonu ve bu yüzyılın başındaki dönemlere ilişkin birçok tarihsel olay nakledilmektedir. Okudukça da görüleceği gibi, bu olaylar, 'tarihin tekerrür ettiğini' doğrularcasına, bugün de yaşanmaktadır. Sözgelimi, yüzyılın başlarında, Sırplar'ın, 'Büyük Sırbistan' uğruna Balkanlarda giriştikleri 'etnik temizlik' doğrultusunda yaptıkları katliamlar, toplu mezarlar; Karadağ meselesi; Ermeni meselesi; dünyadaki kutuplaşmalar; Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan ve Atatürk devrimlerinden çok önceleri, Meşrutiyet Devri'nde irticai saldırılar, ordunun müdahaleleri, dinin siyasi amaçlar doğrultusunda kullanılması ve sonuçları; siyasi çeteler; ırk, mezhep ve din çatışmaları... Tüm bunlar, günümüz Türkiyesi'nde ve dünyada yaşanan siyasal ve toplumsal hareketliliği bir biçimde, kitle iletişim araçlarından izleyen okura, özellikle de genç nesillere hiç yabancı gelmeyecektir. Sabah Kitapları, Ben de Yazdım'ı yaklaşık 30 yıl sonra yeniden yayımlayarak; bir yandan, Celal Bayar'ın "Türkiye'nin yakın tarihini genç nesillere anlatma" arzusunu yerine getirmektedir; bir yandan da, kendisinin de, bir yüzyılı aşan yaşamı boyunca tanık olamadığı; acılarla, katliamlarla, siyasal entrikalarla dolu bir ülke ve dünya tarihinin nasıl bir kez daha çeşitli cepheleriyle 'tekerrür ettiğini' ortaya koymaktadır. Nitekim bu yaklaşım, kendisinin de; "Dileğim odur ki, meydana gelecek satırlar okunduğu zaman, gelecek için benzeri hallerde mütalaa ve muhakemeye esas teşkil edebilsin," sözleriyle anlam bulmaktadır...
Tahmini Okuma Süresi: 7 sa. 24 dk.Sayfa Sayısı: 261İlk Yayın Tarihi: 1997Yayınevi: Sabah Kitapları
Ülke: TürkiyeDil: Türkçe
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 17.3
Erkek% 82.7
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Celal Bayar
Celal BayarYazar · 7 kitap
Mahmut Celâleddin Bayar (16 Mayıs 1883; Gemlik, Bursa – 22 Ağustos 1986, İstanbul; lakapları: Galip Hoca, Reşad-ı Sani, Müdür, Müftü), Manisa mebusu Türkiye eski milletvekili, bakan, Atatürk'ün son başbakanı ve üçüncü cumhurbaşkanı. 1883 yılında Bursa'nın Gemlik ilçesinin Umurbey köyünde doğmuştur. Ailesi, şimdi Bulgaristan'a ait olan Plevne şehrinden göç etmiştir. Celâl Bayar'ın babası, ilmiye sınıfına mensup bir fıkıh bilgini olan Abdullah Fehmi Efendi'dir. 93 Harbi'nden sonra muhacir olarak geldiği Bursa'nın Umurbey köyündeki rüştiyede müdürlük ve bir ara Gemlik'te müftülük yapmıştır. Celâl Bayar, ilk ve orta öğreniminden sonra memuriyet hayatına atıldı. Adliye, reji ve bankacılık sahasında memuriyet görevlerinde bulundu. Gemlik Mahkeme ve Reji Kalemleri'nde memur olarak çalışma hayatına başlamıştır. Ardından Bursa'ya giderek Ziraat Bankası'nda görev almış ve bu sırada Harir Darüttalimi ve Collège français de l'Assomption isimli okullara devam etmiştir. Bursa'daki çalışmalarını Deutsche Orientbank 'ta sürdürmüştür. Daha sonra İttihad-ı Milli bankasında çalışmıştır. Bu sırada İnegöllü Refet Bey'in kızı Reşide Bayar ile 1903'te evlenmiş, bu evlilikten Refii (1904-1941),Turgut (1911-1983), Nilüfer Gürsoy (1921-) adlarında üç çocuğu olmuştur. 1908 yılında İkinci Meşrutiyet'in ilanından sonra İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne katıldı. 1918 yılında Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti'ne girdi. 1913 yılı sonunda İzmir'e gelen Celâl Bayar, İttihat Terakki Cemiyeti'ne katmak için spor yapan ve aralarında Adnan Menderes'in de olduğu Altay'lı gençleri davet etti ve 1914 yılının 16 Ocak tarihinde Altay spor kulübü fiilen kuruldu. Celâl Bayar, Şark İdadisinde faaliyet gösteren Altay'ın kuruluşu için para yardımında bulundu. 12 Ocak 1920'de toplanan son Osmanlı Mebusan Meclisi'ne Saruhan Sancağı milletvekili olarak katıldı. Millî Mücadele'nin başlaması ile birlikte Anadolu'ya geçerek bu harekete fiilen Galip Hoca olarak katıldı. Bu mücadelenin kazanılması sırasında Batı Anadolu'da faaliyet gösterdi. Aynı zamanda 1. Dönem TBMM'nde Saruhan (Manisa) Milletvekili olarak görev aldı. 1921'de İktisat Vekili oldu. Lozan Barış Konferansı'na müşavir göreviyle katıldı. 1923 seçimlerinden sonra 2. Dönem TBMM'ye İzmir Milletvekili olarak girdi. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda mücadele adamı, politikacı ve iktisatçı olarak temayüz etti. Hindistan müslümanlarının Türk İstiklal Harbine yardım olarak aralarında toplayıp gönderdikleri altınları kullanarak, 1924 yılında Mustafa Kemal'in emriyle Türkiye İş Bankası'nı kurdu ve bu Banka'nın ilk Umum Müdürü oldu. 1932-1937 tarihleri arasında İktisat Vekilliği, 1937-1939 yılları arasında Başvekillik yaptı. 1943 yılına kadar İzmir Milletvekili olarak siyasi hayatını sürdürdü. Çok partili siyasi hayata geçilmesi üzerine 1946 yılında arkadaşları ile birlikte Demokrat Parti'yi kurdu ve başkanlığına getirildi. Demokrat Parti genel başkanı Celal Bayar'ın, 1948 yılında, dönemin "Milli Şef"i İsmet İnönü'nün demokratik seçimlere izin vermesi için "Devr-i Sabık yaratmayacağız" (yani iktidara geldikten sonra yapılan yanlışların ve yolsuzlukların hesabını sormayacağız) demesinden sonra bazı DPliler partilerinden istifa ederek, 19 Temmuz 1948'de Mareşal Fevzi Çakmak önderliğinde, Osman Bölükbaşı ile birlikte Millet Partisi'ni kurdular. Demokrat Parti'nin 1950 seçimlerini kazanmasından sonra aynı yıl Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin üçüncü Cumhurbaşkanı seçildi. On yıl cumhurbaşkanlığı yapan Celal Bayar, 27 Mayıs 1960 darbesiyle askeri cunta tarafından iktidardan indirildi. Cuntacıların kurduğu özel mahkeme olan Yassıada Mahkemesi tarafından idama mahkûm edildi (15 Eylül 1961). Yaşı nedeniyle idam cezası daha sonra müebbet hapse çevrildi. Yassıada'dan Kayseri bölge cezaevine nakledilen Bayar, 7 Kasım 1964 tarihinde rahatsızlığı nedeniyle serbest bırakıldı. 7 Temmuz 1966'da da dönemin cumhurbaşkanı Cevdet Sunay tarafından, Anayasa'nın 97. maddesinde yazılı sebeplere dayanılarak "affedildi". 22 Ağustos 1986 tarihinde, 103 yaşında İstanbul'da vefat etti ve memleketi olan Bursa-Umurbey'de toprağa verildi. Doğduğu ev, Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü Kazım Taşkent'in katkılarıyla restore edilmiştir.