Beni Sevmeyenler Apartmanı
Korkut KabapalamutSözler ve Alıntılar
… sevdikleriyle
vedalaşmadı, elvedalaştı.
Sayfa 68Kitabı okudu
İki kez, yakalanmamaya çok dikkat ederek takip ettim kendisini. Ne yazık ki
şüpheli herhangi bir davranışta bulunmadı onu izlediğim esnada. Arkadaşlarıyla
buluştu, düzensiz bir ilişkisi olduğunu tahmin ettiğim orta yaşlı bir kadının evine girip, iki saat kadar sonra gayet neşeli, rahatlamış hâlde dışarı çıktı oradan. Bir keresinde tek başına oturup pahalı bir lokantada iştahla yemek yedi, üzerine tadını çıkara çıkara kahvesini içti, büyük bir kitapçıda uzun süre dolaştı (hiç kitap almadı ama), akşama doğru bir sinema salonuna girdi. Normal bir insanın yapacaklarından farklı bir şey yapmadı kısacası. Sandığımdan daha kurnaz, sinsi bir yaratılışı olsa gerek. Kendini bu kadar kolay ele vermeyeceğini en baştan tahmin etmeliydim.
Gel de bunu şu ukala Ses’e anlat. Umurunda bile olmuyordu
söylediklerim. Dâhiler alçakgönüllü, biraz da saf kimselerdir, diye
yanıtlıyordu beni. Kendilerindeki potansiyelin ayırdında bulun-
mazlar. Birinin bunu onlara tekrar tekrar söylemesi, kafalarına kak-
ması gerekir. Uğraşacak daha önemli işleri vardır onların. Binlerce
yıllık bir sesmiş kendisi. Şimdiye dek biri hakkında yanıldığı vaki
değilmiş. Sadece zamanlama konusunda kesin bir şey söyleyemi-
yormuş. Bir de adayın hangi konuda atılım yapacağı hakkında.
Dünyanın senden söz edeceği günler uzak değil, diye ekliyordu her
seferinde yükses sesle. Uzun süre önce bıraktığı hâlde, benim şe-
refime bir sigara yakıp izleyecekmiş olanları sonsuz bir keyifle o
zaman. Gördün mü? diye soracakmış bana da. “Bir de olanaksız,
saçmalıyorsun, öyle biri değilim ben,” diyordun. “Boşa umutlan-
dırdığımı, gaza getirdiğimi iddia ediyordun seni. Haydi bakalım,
böyle işte, göster marifetlerini, aklını başından al şu budala in-
sanlığın.”
Daima benden önce davranıyor. Örneğin kırk yılın başı bir lokantaya oturup İskender kebabı sipariş edeceğim değil mi? İri, yoğurda banılmış yağlı lokmalar halinde iştahla yiyeceğim. Hayır efendim. Mümkün değil. Unutun gitsin. Benden evvel mekândaki en güzel masaya bir güzel kurulup ilk fırsatta garsona el ediyor. Buyurgan bir edayla aklımdan geçen siparişi çabucak veriyor, menüden fiyatlarına falan da bakmaksızın çeşit çeşit meze de söylüyor duble İskenderinin yanına köftehor. Ben de yamacına gönülsüzce ilişiyorum mecburen.