Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Güneydoğu'dan Hasdal'a Bir Subayın Anıları

Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu

Mustafa Önsel

En Eski Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu Gönderileri

En Eski Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu kitaplarını, en eski Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu sözleri ve alıntılarını, en eski Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu yazarlarını, en eski Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
448 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitabı herkesin okumasını ve TSK ya nasıl ne gibi olaylarla kumpas kurulduğu görülmeli. Akıcı ve ders dolu bir kitap.
Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu
Beşiktaş'ta Sırtlan PususuMustafa Önsel · Kaynak Yayınları · 201658 okunma
Kıbrıs savaşına teğmen olarak katılmış, gösterdiği üstün cesaret ve feragat nedeniyle bu rütbede altın madalyalı tek subay olarak tarihe geçmişti. Kıbrıs'ta cephe taarruzu ile ele geçirdiği tepeye ismini vermişlerdi: Zafer Tepe. Muzaffer Tekin 26 yıl sonra "ergenekon" isimli davadan, iftiralarla, haksız hukuksuz biçimde bu sefer cezaevine tıkılacaktı.
Reklam
448 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ey özgürlüğümü gasp eden haysiyet cellatları! Sebebini tam bilmiyorum ama anlıyorum ki, benden(bizden) nefret ediyorsunuz... Ama unutmayın! " Kendi ordusundan nefret edenler, gün gelir başka orduları beslerler. "
Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu
Beşiktaş'ta Sırtlan PususuMustafa Önsel · Kaynak Yayınları · 201658 okunma
448 syf.
7/10 puan verdi
Çakallar asla Arslan olamaz mı diyorsunuz?
Süper bir kitap. Ülkemize gönülden bağlılıkla hizmet eden vatansever bir subayın hatıralarını okurken yaşıyormuşçasına etkilendim. Kimi zaman ağlamamak için kendimi zor tuttum. Kimi zamanda yapılanlar karşısında öyle öfkelendim ki, Okunası ve okunması gereken bir kitap. Detayları çok yazmayayım büyüsü kaçmasın. Lakin bence okunmalı ve tavsiye edilmeli diyorum.
Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu
Beşiktaş'ta Sırtlan PususuMustafa Önsel · Kaynak Yayınları · 201658 okunma
Kitabın ismi üzerinde günlerce düşündüm. Çok ciddi pusuya düşmüştük. Onun için kitabın isminde mutlaka “pusu” olmalıydı.. Ben bu pusuya düştüğümü Beşiktaş’ta anladım. Beşiktaş’ta olmalıydı. Peki bunları neyle sembolleştireyim diye düşündüm. Aklıma “ Sırtlan” geldi. Neden sırtlan? Sırtlan önecelikle çirkin bir hayvandı. İhtiyacı dışında diğer canlılara zarar veriyordu. Yani kötüydü zalimdi. En belirgin özelliği de bir başkasının ihtiyaçı için zahmetle avladığı bir avı gasp etmesi ve çalmasıydı.Böylece kitabın ismi” Beşiktaş’ta Sırtlan Pususu” olarak ortaya çıktı..
Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu
Beşiktaş'ta Sırtlan Pususu
Mustafa Önsel
Mustafa Önsel
İşgal için gelip ölen ve Çanakkale’ye gömülen Anzak askerlerinin annelerine seslenirken “ Evlatlarınız, bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde uyuyacaklardır. Onlar, bu topraklarda canlarını verdikten sonra,artık bizim evlatlarımız olmuştur” diyebilen Mustafa Kemal’in felsefesidir.
Reklam
Bu silah arkadaşlığı ne menem şeydir o zaman? Var mıdır Silah Arkadaşlığında, yaralanan arkadaşını düşmanın eline bırakmak? Şu kadarını belirtmeliyim ki, bırakan yaralısını, arkadaşının ölüsünü bile bırakmaz gerçek silah arkadaşları.. Nedir bu duyarsızlığın, hatta korkaklığın sebebi?
Hani bize öğrettiğiniz bir şey vardı ya, “ Komutan baba gibidir, kızar da,sever de, ama hepsinden önemlisi yeri geldi mi ne pahasına olursa olsun korur da. ( Bize de Askeri Lisede aynısı öğretildi) İftiraya uğrayan ve mağdur edilen bir silah arkadaşına destek, hem insanlığın hemde askerliğin olmazsa olmazıydı.. Ve benim durumum da olan herkes böyle düşünmektedir..
Kendini bilmez biri geçen yıl “Asker eşleri de dergilere soyunup para kazanabilirler” diyen de bir kadındı. Tüm Asker Eşleri; eşini göreve gönderirken özellikle güneydoğu da göreve giderken “ Güle güle git biz hayır ve şerrin Allah’tan geldiğine inanırız, yolun açık olsun ben herseye hazırım” .. Uykusuzca beklerlerdi “ Sen bilmezsin beklemenin ne zor olduğunu. Sen göreve gidiyorsun, ben ise büyük bir tedirginlikle seni bekliyorum. Bunun ne zor olduğunu sana anlatmam mümkün değil.. “
“ Mücadele edenler, savaşın hakkını verenler, düşmanlarına yenilmezler. Yenildikleri sadece kaderleridir.”
Sayfa 156Kitabı okudu
Reklam
Neşe öğretmenin unuttuğu bir şey vardı; yarasalar karanlıktan hoşlanırdı. Çünkü karanlık onların yaşamlarını borçlu oldukları olmazsa olmaz ortamlarıydı. Tahammül edemezlerdi Neşe’lerin ışığına. Ve sonunda ışığı söndürmeye karar verdiler..( Şehit Öğretmen Neşe Alten Ruhun Şad olsun)
Sayfa 207Kitabı okudu
Pir Sultan Abdal idama giderken geçeceği yola ona karşı kışkırtılmış halkı doldururlar. Halkın arasında, Pir Sultan Abdal’ın yolundan giden arkadaşları, sevenleri ve dostları da vardır. Taş yağmurundan bir ara sendeler ve düşer, başını kaldırır “ Beni düşman belleyenlerin attığı taş değil, dostun attığı güller yaraladı” diyecektir.
Sayfa 243Kitabı okudu
Damda hırsızın çıkardığı sesin kedinin çıkardığı ses olmadığı söylendi defalarca, ama kim çıkacaktı dama “ Kedidir o kedi” dendi. Hırsız bacağını pencerenin kenarına koydu.” Bakın bu kedi değil işte, resmen hırsız, tedbir almazsak malın yanında can da gider.” diyenler oldu. Gözlerini kapatanlar şimdi “hırsız var “ diye bağırsaklarda artık faydasızdır..
Sayfa 270Kitabı okudu
“ Ben doğduğumda vatanım yoktu, çünkü ingiliz Kıbrıs’a el koymuştu. Neler yaşadığımızı, neler hissettiğimizi anlatmama kelimeler kifayet etmez. Onun için Vatanımızın kıymetini bilin! Onu koruyun! Kaybettikten sonra geriye almak için çok daha fazla gayret göstermeniz gerekebilir”.. (KKTC’nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş)..
Sayfa 298Kitabı okudu
Aldılar, bu elleri kelepçelediler. Bu ayakları prangalara vurdular. Gözlerimize bant çektiler. Yüreğimizi ateşlere attılar. Ama onurumuzu alamayacaklar. Bu can bu bedende durdukça başımız dik olacağız.. Kimseye eyvallah etmeyeceğiz işte o kadar…
Sayfa 318Kitabı okudu
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.