“Hayatının değişeceği o günün sabahı, her ne olacaksa onun birkaç saat öncesi, gelenden habersiz yaşayışımızda, bir saçmalığa gülüşümüzde, ertesi güne inancımızda ne kadar saf, bir yandan ne hazin bir hal var. Onu mu giysem diye düşünüyorsun, işlerini sıraya dizmeyi, o günü bitirmeyi planlıyorsun. O günü güzel bitirmekten iyisi var mı, bi de kahve yapayım diyorsun, ama “tak!” aynı kalamayacağın bir şey oluyor..
Hazırlıksızsın. Hazırlıksız yakalandığımız çok şey var..”
"Radyoda bir şarkının, yumuşakça, sesinin azalarak bitmesi gibi, birbirimizin hayatında gittikçe küçülerek kısa bir süre daha durduk ve tamamen yok olarak ayrı şarkılara geçtik."