Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Beyaz Diş

Jack London

Beyaz Diş Sözleri ve Alıntıları

Beyaz Diş sözleri ve alıntılarını, Beyaz Diş kitap alıntılarını, Beyaz Diş en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İçinde yaşadığı dünyayı adamakıllı tanımıştı. Bomboş ve maddiydi bu dünya. Kaba, sert, acımasız ve soğuktu. Sevgiden, okşamadan, sevecenlikten eser yoktu bu dünyada.
Bilinmeyen şeyden korkuyordu. Çünkü bütün bilinmeyen şeyler onda büyük bir korkuya yol açıyordu.
Reklam
Yaradılışın gereklerine ters düşen, doğal kişilikle bağdaşmayan bir işi yapmak zorunda bırakılmak isyana yol açar.
Beyaz Diş'e güç veren bütün bu niteliklere karşın üzerinden bir türlü atamadığı zayıf bir yanı vardı: Alay edilmeye dayanamıyordu. Nefret ediyordu insanların gülmesinden. Kendisine değil de neye gülerlerse gülsünler, vız gelirdi ona. Ama kendisiyle alay etmiyorlar mıydı, kuduruyordu öfkeden. Onur kırıcı, küçük düşürücü bir şeydi bu alaylı kahkahalar. Çılgına dönüyordu böyle zamanlarda, öfkeden içi içini yiyor, saatler sonra bile hırsını almak için çatacak yer arıyordu.
Vardığı sonuç şuydu: Hiçbir şey göründüğü gibi değildi
Onun için geçerli kural, güçlüye boyun eğmek, zayıfı ise ezmekti.
Reklam
Soyunun yırtıcı damarı kabarmıştı. Anlamını kavrayamıyordu, ama gerçek yaşamın ta kendisiydi işte bu, duyuyordu bunu. Yemek için öldürmek, bu uğurda dövüşmek yaratılışında vardı, yaşamına egemen olan yasa zorunlu kıldığı için yapıyordu bunu, böylece dünyada var oluşun anlamını yavaş yavaş kavramaya başlıyor, yaşadığını kanıtlamış oluyordu. Bu amacın gereklerini yerine getirirken yaşamın taa doruğuna vardığını duyuyordu.
Hayvanlar iyiyi ve kötüyü kolaylıkla ayırt ederler. İyi olan şey rahatlık, acısızlık ve hoşnutluk verir, bu yüzden de iyi olan şeylerden hemen hoşlanırlar. Kötü olan şeyler ise rahatsızlık ve acı verdiğinden kötülükten nefret ederler.
Anasını yitirmenin düşüncesi bile onu öyle bir dehşete düşürmüştü ki, insanoğlunun buyruğu bile vız geliyordu ona.
Önüne çıkan türlü türlü engeller onu geciktiriyordu ama asla yıldıramıyordu.
Reklam
İnsanoğlunun malı olmak, ona hizmet etmek anlamına geliyordu. Beyaz Diş bu görevi yerine getiriyordu, ama hizmet etmesinin nedeni sevgi değil korkuydu. Zaten sevgi nedir doğru dürüst bilmiyordu.
„Hiçbir köpek kaçıp kendini kurtlara yem edecek kadar aptal değildir.”
Yavru kurt başkasını tanımadığı için farkında değildi bunun, içinde yaşadığı dünya yarı karanlıktı, ama gözleri daha apaydınlık olanını görmemişti hiç. Üstelik dapdaracıktı bu dünya, mağaranın duvarlarıyla sınırlıydı. Ne var ki, dışardaki uçsuz bucaksız dünyadan haberi olmadığı için içinde bulunduğu bu darlık hiç de sıkıcı gelmiyordu ona.
Birlikte avlandıkları günler, açlığa omuz omuza katlandıkları o kıtlık dönemleri, unutulup gitmişti. Aşk gözlerini döndürmüştü, şimdi karın doyuracak av bulmaktan daha önemli ve daha acımasız bir işin eşiğindeydiler.
Şu adam bile bizden daha şanslı, hem de bizim hiçbir zaman olamayacağımız kadar şanslı. Biz ölünce cesetlerimiz ite kurda yem olmasın diye mezarlarımıza bir iki taş koyacak kimse çıkacak mı acaba?"
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.