Bilinmeyen Bir Dahi Bediüzzaman Said Nursi
Ahmet AkgündüzSözler ve Alıntılar
Bir diğer tesbitine göre ise, ehl-i dünya, siyasetçiler ve avamın nazarında birinci derecede ehemmiyetli bulunan ve ancak hakikat nazarında, imana nisbeten sadece ve sadece onuncu derecede bulunan İslamî siyaset, ümmet-i Muhammed'in sosyal hayatına dair hizmetler, maalesef bugün, Müslümanlar tarafından kâinatta en büyük mesele olan iman hakikatlerinin neşrine tercih edilmektedir. Bu yüzdendir ki, Batıda ve Amerika'daki İslamî gayretlerde ve hizmetlerde, Kur'an'ın ulvi düsturlarını anlatmak ve asıl muhtaç oldukları iman hakikatlerini onlara tebliğ etmek yerine, bunlara göre ikinci üçüncü ve belki de onuncu derecede ehemmiyeti bulunan, İslam ekonomisi, İslam siyaseti vesaire telkin edilmeye çalışılmakta ve bu konularda muhtaç durumda bulunmayan Batılılar üzerin de ciddi bir tesir yapılamadığı da zaten kabul edilmektedir. İngiliz Colin Turner, "Kütüphânemde dolu olan kitaplarda, Batılı öğrencilerime Allah'ı anlatmak üzere teşebbüsde bulundum. Ancak İslam ekonomisi, İslam hukuku ve diğer konularda her şeyi bulabildiğim halde, Allah'ı anlatabilecek tatmin edici bir şey bulamadım" derken, bu gerçeği çok güzel ifade etmektedir.
Yakın zamanda gittiğim Amerika'da, yapılan bir sohbetten sonra, Amerikalı bir Profesörün San Fransisco'da söylediği şu sözü nakledildi:
"Yahudilerin nüfusu, toplam nüfusun %3 veya 4'ünü teş kil ettiği halde, siyâåsetteki etkileri %40'lara ulaşıyor. Zira Yahudi öğrencilerden %80'inden fazlası felsefe ve sosyal bilimler okuyorlar. Müslümanların nisbeti, onlarınkinden daha fazla ve dinleri de mükemmel olduğu halde, siyasette etkileri ve halk üzerindeki tesirleri, çok düşük seviyede seyr ediyor. Zira Müslüman öğrencilerin %70-80'i teknik ilimler okuyor ve Müslümanlar, dinleri vasıtasıyla sahip oldukları iman hazinelerini Amerikalılara tebliğ edemiyorlar."
UNESCO'da çalışan bir Müslüman Profesörün Risale-i Nurları bir saat dinledikten sonraki şu cümleleri de, bu teşhi- si teyid ediyordu:
"Anadolu Müslümanları, artık maddî kuvvetlerle Viyana kapılarına dayanma imkânını bulamayacaklardır. Ancak fikir, iman ve İslamiyet ile Paris kapılarına dayanma imkânına sahipsiniz. Avrupa müthiş bir fikir ve ideoloji fetret devri yaşıyor. Siz ise, çok zengin bir iman ve İslamiyet kültürüne sahip bulunuyorsunuz.