—Bunca yıllık İstanbulluyuz, Ne gördüm, ne duydum böylesini. Garip bir hava.
— Fransızlar büyük Sahra’da atom denemesi yaptılar, şubattaydı sanırım. Onun döküntüleri belki de… Öyle geldi bana.
Baba yavasça dikeldi:
—Büyük Sahradaki Fransız denemesinde Afrika ülkeleri tepkiler gösterdi, dedi, biliyorsunuz.Dünya ayağa kalkıyor radyoaktiviteye karşı. Her ülkede sert tepkiler geliyor aydınlardan, sürekli uyarıyorlar yığınları.
Durdu, bakışları, sesi daha da acılaştı, ışıltılı, yorgun gözlerimi ağır ağır dolaştırdı odada. Herkesi, bakıp gördüğü her şeyi suçluyor gibiydi:
—Tek satır çıktı mı bizde?… Bırakın yazar, edebiyatçı, sanatçı takımını. Teknik bir şey bu. Koca fen fakülteleri var, tıp fakülteleri, teknik üniversiteler… Doçenti, Profesörü, asistanı, hacısı, hocası, bunlar bilmiyorlar mı atomun ülkeye ne yapacağını? Hem de ülkece, milletçe topun ağzında olduğumuzu? Kökümüzün kuruyacağını? Yeryüzünden silinip atılacağımızı? Niye ses çıkarmazlar?Amerikalılar şimdi de Nike füzeleri yerleştiriyorlar ülkeye. Atom var ülkede. Atom yığını var. Şakası yok, ilk patırtıda yok olacağız. Hani nerde, vatan, millet, Sakarya?...