Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bir Tanrıtanımaz'la Din Adamı'nın Tartışması

Bedrettin Şimşek

Bir Tanrıtanımaz'la Din Adamı'nın Tartışması Sözleri ve Alıntıları

Bir Tanrıtanımaz'la Din Adamı'nın Tartışması sözleri ve alıntılarını, Bir Tanrıtanımaz'la Din Adamı'nın Tartışması kitap alıntılarını, Bir Tanrıtanımaz'la Din Adamı'nın Tartışması en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğer cehenneme atılırsam Tanrı'ya orada şunu sorma hakkım olacak: 'Neden bana engel olmadın? Bana engel olmadığın için yaptığım işe rıza gösterdiğini sandım'. O zaman o, şöyle diyecektir: 'Ben seni ira­deyle yarattım. Kötüyü olduğu kadar iyiyi seçmek de senin elindeydi'. O zaman ben şöyle diyeceğim: 'Demek ki beni zayıf yarattın. Neden daha güçlü yaratmadın? Ne olacağı belliyken neden beni zaaflarla donattın? Böyle bir sonucu öngörebilirdin. Demek ki beni sırf cezalandırabilmek için yarattın. O halde suçlusun Tanrım. Cehenneme benimle birlikte senin de girmen gerekiyor . At beni ateşe. Kendi beceriksizliğinin eserini, kendi ellerinle mahvet.
Sayfa 28 - kaynak yayınlarıKitabı okudu
Madem Tanrı kendine itaatkar kullar istiyordu, neden merakı yarattı? İnsan tabiatına karşı mücadele ederek, kim ne zafer kazanmış?
Sayfa 152Kitabı okudu
Reklam
Kim 'Ben bir hayal görüyorum ve herkesten o hayali görmesini bekliyorum' deme hakkına sahiptir? Bir Tanrı'ya inanan işte bunu ister.
Acaba insan, Tanrı kendini öyle yarattığı için mi kötü olmuştur? İyiliği ödüllendirip kötülüğü cezalandıran mantı­ğın insanı terbiye amacı güttüğü açık. Demek insan, Tanrı'nın yarattığı şekliyle islah edilmesi gereken bir yaratık. Böyle kötülüğe eğilimli, ku­surlu, eksik bir varlığı yaratmak kabahattir elbette, ama bunun yanında bir de kalkıp iblisi yaratmak ne ile açıklanır? Tanrı insanı zayıf yarat­tıysa, iblisi yaratmayıp, onun kötülüklerinin sayısını azaltabilirdi. Hayır, hayır Peder. İnsan kendindeki iyiliği Tanrı, kötülüğü iblis diye cisimlen­dirip karşı karşıya koymuş, onlara baksa kendini göremiyor, görse ken­dini tanıyamıyor. Böylece iyiliğe de yabancı kötülüğe de.
Sayfa 165 - kaynak yayınlarıKitabı okudu
Dünya imtihan yeriyse, din adına suç işlememek gibi güç işi başaranlar başkalarının suç işlemesinden kazançlı çıkacak, hat­ta onlara bakıp övüneceklerdir bile. Onların iyi sayılması için başkala­rının kötü olması gerekir. İşte dinin işlediği günahları, yaptığı kötülük­leri görüyor musunuz Peder? Hayalinde dahi olsa bir cehennem yaratan, önünde sonunda onu gerçeğe çevirir. Dindarlar suç işlenmesine bu yüz­den sessiz kalır, nasıl olsa onlar cehenneme gideceğinden, sonunda kendileri de cennete gidebilmek için suç işlenmesi onların umurunda bile olmaz. Böylece her gün yeni kurbanlar verilir. İşte Peder, dinin dünyayı suçtan kurtarmak gibi bir derdi yokmuş demek ki.
Sayfa 37
Her insan onu zorlayan koşulların baskısı altın­dadır ve aslında insanlar Tanrı'ya inanmaz, ona inanmak için zorlanır. Başka çareleri yoktur. Dünya onu sarar, kendi doğası onu sıkıştırır, aklı onu kısıtlar. Kafes içinde özgürlük olabilir mi? İşte o zaman zavallı insan çaresizlik içinde üstün bir gücün yardımını diler. Tanrı'ya inanmak dünyanın zorluklarına verilmiş bir yanıttır. O olmadan insan, o güçlük­lere göğüs germeyi umamaz. Tanrı'ya inanmak, güçlükleri yenmeye ça­lışmadan onlara tahammül etmeye çalışmaktır.
Sayfa 167 - kaynak yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Demek ki ben Tanrı'ya kutsal ki­tapları okumadığım için inanmışım Peder.
Sayfa 34 - kaynak yayınlarıKitabı okudu
Zor iştir düşünmemeye çalışmak. İnsan önce kafasını boşaltmaya bakmalıdır. O halde en yüksek dindarların, kafası en boş olanlar arasından çıkması bir tesadüf mü! Çünkü bilgi eksik kalınca fikirler kendilerini şüpheyle belli eder.
"Kullarının yaptıkları nedeniyle Tanrı'dan nefret etmen haksızlık." "Ne yani, dünya günahlarla ağırlaşmışsa bunda onun hiç mi payı yok? Eğer her şey o inandığınız Tanrı'nın iradesi sonucunda oluyorsa, böylesi kötülüklerle dolu dünyada o, bu kötülüklere rıza göste­riyor demektir." "Hayır, hayır!" "Ya, elemek
Sayfa 28 - Kötülük sorunu üzerine
"Asıl Tanrı'ya inandığım zamanlarda huzursuzdum ben. Onun is­tediği gibi yaşamak için çekmediğim zahmet kalmamıştı. Ne zaman bir buyruğunu yerine getirmek istesem aklım buna karşı çıkıyor, ruhum bin parçaya bölünüyordu. O zaman neden bu engelleri kalbime yerleştirdi diye soruyordum? Karşıma çıkan engellerden yılmıyordum. Asıl ru­humdaki engellere takılıp düşmekten korkuyordum. Bu yüzden kalbimin sesine kulaklarımı tıkadım. Kendimin en büyük düşmanı oldum. Tan­rı'ya yaklaştıkça bu düşmanlığım artıyordu. Ta ki asıl düşmanın o oldu­ğunu görene dek. Artık huzurluyum. Kendimle barıştım. Şimdi ise siz bu huzuru çok görüyorsunuz bana. Bana huzursuzluk tattırmak istiyorsunuz"
Sayfa 29
105 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.