Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bu Zamanda Anne Baba Olmak

Ayşe İzci Coşkuner

Öne Çıkan Bu Zamanda Anne Baba Olmak Gönderileri

Öne Çıkan Bu Zamanda Anne Baba Olmak kitaplarını, öne çıkan Bu Zamanda Anne Baba Olmak sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Bu Zamanda Anne Baba Olmak yazarlarını, öne çıkan Bu Zamanda Anne Baba Olmak yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Günümüz gençliğinin ahvali
Erken yaşta çalışmak ve ev geçindirmek zorunda kalanlar hariç, gençlik kahvehane ve oyun salonlarında. Büyük şehirlerde, geleneksel değerlerin aksine, kızlı-erkekli gruplar halinde nefsanî hevesler içinde, yaşadiğı anın zevkini çıkarma peşinde. Ne giyeyim, nasıl eğlenip, ne şekilde ilgi çekeyim telaşı, genellikle bütün hayatlarını kuşatmış. Henüz bağımlı hale gelmese de, tahmin edilenin çok üstünde bir oranda alkol ve uyuşturucu kullanımi ciddi tehlike sinyalleri veriyor. Manevi değerlere gelince, ancak çok büyük felaketlerle karşılaşıldığında veya zorda kaldığında Allah hatırlaniyor. Tabii eğer inanıyorsa. anin ne usur- ar ne e çl- züm yorsa... msal Weasler ahvali
Sayfa 23
Reklam
Çocuklar yetişiyor mu?
"Her üç liseli gençten biri sigara tiryakisi!" "Kızlar cinsel özgürlüğü tercih ediyor!" "Uyuşturucu kullanımı çocuklar arasında yaygınlaşıyor!" "Üniversiteli gençler arasında iş ve gelecek kaygisi nedeniyle intihar eğilimi yaygınlaşıyor!"
Sayfa 13
Bu Gidiş Nereye?
Mesela "mac izlemeye değil, takımları uğruna ölmeye" giderler. Hatta birtakım biçak, şiş gibi silahlarını da yanlarında götürürler. Ekmek kuyruğunda beş dakika beklemeyi göze alamazken, saatlerce bilet kuyruğunda bekleyebilirler. Bazı olağanüstü durumlarda bu bekleme süresi 24 saati bile bulabilir. Bilet bulup stada girebilenler bahtiyar olur. Dışarida kalanlar ise meydanlarda dev ekranlardan, televizyonlardan izlemeye çalışır. Özellikle erkekler, maçları toplu halde izlemek üzere rahat evlerini birakıp kahvehanelerde sigara dumanı altında bazen bir sandalye bile bulamadan izlemeyi tercih ederler. Cocuklar ve gençler fanatizmi daha da abartılı yaşarlar. Onlar giyim-kuşamlarıyla, takılarıyla hal ve tavırlarıyla da fanatiktirler. Takımlarıyla ilgili her konu ve olayı yakından takip edip bilgi sahibi olurlar. Çünkü mahallede, okulda yapılacak atışma veya sözlü saldırılara karşı hazırlıklı olmak gerekir Bir fanatiğin tuttuğu takım yenilirse son derece üzülür, yemeden-içmekten kesilebilir. Fanatik delikanlı, rakip takim taraftarlarının gururlanmasını görmemek için okula gitmek bile istemeyebilir.
Sayfa 85
Gerçek mağdur kim?
Anne-babası ayrılmış çocuklara, gençlere adeta kusurlu gözüyle bakılır
Sayfa 37
Reklam
EŞYALAR YÜZÜNDEN YAŞANAMAYAN AİLELER
O güzelim dantel örtüleri aylarca-yıllarca, gece-gündüz, çocuklar kirletsin diye mi ördük? Hele bir dokunsunlar bakalım! Her gün yer silmekten belimiz ağrıyor. Cam silmekten kollarımiz dökülüyor. Çocuklar ne hakla alınlarını cama dayayıp dişarıyı seyretsin! Camdaki buğuya kirli parmaklariyla nasıl resim çizerler?!. Bir çocuk okuldan geldiğinde, dalginlıkla ayakkabılarıyla içeri dalıverirse, tokadı hak etmez mi?! Hatta aynı şeyi kocamiz da yapiverirse, azarladık diye şikâyete hakkı var mi?!. Evi bir gün de o temizlesin bakalım nasıl oluyor? Bazı çocuklar da çok aşırı gidiyor canım!... Oynamaya diye çıkıp, toza-çamura belenip geliyor... Şaka bir yana, yazık ki çoğu hanımlar böyle söylemeseler de bu şekilde düşünüyorlar. Hatta bu tip manzaralar, titizliğiyle övünen bir annenin sinir krizlerine tutulması için yeter de artar bile. Çocukların ev içi hayatındaki sınırlama ve engellemeler yetmezmiş gibi, bir de alt kattakilerin, üsttekilerin rahatsiz olması meselesi var ki, Allah korusun zaman zaman kan davasına dönüşebiliyor. Bu durumda, çocuklar başkalarını çileden çıkarmamak için okuldan gelirgelmez yemeğini yemeli, ödevlerini yaptıktan sonra sessizce televizyonlarını izlemeli, sonra da hücrelerine (pardon, yani odalarına) çekilmelidirler. Ortaliıkta dolanmaları onların hayrına değildir. Yorgun babalar da gazetelerini rahat okuyabilmeli, televizyon haberlerine bir de çocuk sesleri karışmamalıdır.
Sayfa 128
İletişim, anlatım, anlayış Sosyolojik, psikolojik analizler, namaz
Önce şunu itiraf etmek gerekir: Namaz kılmaya sebatla devam etmek sadece gençlerin degil, yetişkinlerin de zorlandığı bir durum. Bir gence namazlarını kaçırmaması tavsiye edilirken: "Ah, ah!. Şimdiki aklım olsaydı hiç gençliğimde namazimi geçirir miydim!" diye yaklaşmak, onun şu anda aptalca veya gafilce davrandığını vurgulamak olur. Oysa böyle gizli itham taşiyan ifadelerden gençler nefret ederler, tam tersini yaparlar "Kendim gençken pek çok hata yaptım ama evládima hata yaptirmazsam, Allah da benim hatalarımı telafi eder." gibi düşünenler de mevcut. Oysa namaz bir borç ödeme meselesinden ziyade, Yüce Yaratıcımızin huzuruna çıkma, O'nunla iletişime geçme durumudur Çocuğa ve dolayısıyla gence Allah'i öyle anlatmalı ve tanitmalıyız ki, O'nun huzuruna çıkmayı arzu etsin, namaz kılmaktan haz alsın. Hiç Rabbimiz bize, "Bunca yıldır veya kaç gündür huzuruma durmadın, yani namaz kilmadın da, niye bugün geldin?" der mi? Ama bazı insanlar, hâşa, Allah'n adina bunu söylemeye cüret edebiliyorlar. "Beş vakit kılıyorsun veya namazını kılmazsın, niye cuma namazi bayram namazina gidiyorsun?" diye sorgularlar. Bu eleştirinin altındaki gizli mesaj şudur: "Ben senden daha üstünüm, çünkü namazımi aksatmıyorum!" Bu tür ifadeler uzaklaştıricı, hatta koparicıdır. Şimdi şu soruyu dürüstçe cevaplayalım: Acaba bizler, gençleri sorgulamakla gerçekten onlara yardımcı mı oluyoruz, yoksa üstünlük mü taslıyoruz?
Sayfa 70
Tüketim kültürü, her şeyi tüketti
Tüketim kültürü ailemizi ve mutluluğumuzu da tüketmesin. Bizden bir-iki önceki neslin bizlere masal gibi gelen hayat hikâyelerinden, hangi şartlarda aileyi koruduklarından ibret alalım. Meşhur bir bilim adamının dediği gibi, insan aslında sahip olduklarıyla mutlu olabilir. Insanı mutsuz eden, kendini başkalarıyla mukayese ederek gördüğü eksiklikler, sahip olamadığı şeylerdir
Sayfa 40
Anne baba olamayanlar en başta siz suçlusunuz!
Satanizm, aslında çocukların ailelerine ait bütün değerlerden kopuşun en uç noktada dışa vurumu olarak görülmelidir. Burada temel sorun, günümüzde çocukların içinde yaşadıkları toplumun inanç ve değerler sistemiyle çatışmaya itilmeleridir. Yanlış eğitimle, iletişim araçlarından akıp duran yanlış mesajlarla, ailelerin yanlış tutumlarıyla kendi bünyemizden koparılmış olmalarıdır
Sayfa 71
38 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.