Bukalemunlar Kitabı
Jose Eduardo AgualusaBukalemunlar Kitabı Reviews
You can find Bukalemunlar Kitabı reviews, Bukalemunlar Kitabı book reviews, Bukalemunlar Kitabı ratings on 1000Kitap.Score
6.6Out of 10
Bazen tanımlar o olayı an’ı en güzel özetleyen dilsel yapılardır. Ve çoğu zaman “Anı, hareket halindeki bir tren penceresinden görülen bir manzaradır.” Biz “insan” tanımının içine bir sürü kavramı itiştiririz. Bir kelime tüm tarihi, tüm tecrübeyi, tüm aktarımı özetler ve bu “tüzel” kişilik “öznel” kişiliğin yerini alır. Bu tanıma göre hareketleri
Hikâyeler yaratan adam: Felix Ventura
Üstelik bu hikâyeler soy ağacını ve tüm geçmişi yeniden yaratmaya yaramaktadır, yani bir “bellek” satıcısı Felix.
Bir #geko ‘nun (yani anlatıcımız) gözünden şahit olduğumuz olaylarda; farklı olay örgüleri kurarak karakterlere sahte geçmiş sunan Felix’in hayatına dahil olan bir yabancı ve bir kadının onun yaşamını altüst etmesi anlatılır.
Anı satıcısı, yabancı için Jose Buchmann’ı yaratır. Yaratılan karakteri özümseyen Jose, bukalemun misali yeni gerçeğe alışır, sanki geçmiş hiç yaşanmamış gibi…
Ama yaşanmış ve hatıralara kazınmış gerçeklerden kaçış yoktur elbette.
Geçmiş şimdinin içine sızar, şimdi ise geçmişin izini arayıp durmaktadır.
İroni yüklü anlatımıyla değişen toplumsal sürecin, kendine bile yabancılaşan insanlarından oluşan bir metin sunar okuruna Jose Eduardo Agualusa.
Ve muhteşem bir final, beklenmedik bir sonla acı gerçekler çıkar ortaya, çünkü geçmiş her zaman zihnimizdedir; üzerini kapatmaya çalışsak bile.
“ ‘Ben bu evi bir gemi olarak düşünüyorum. Bir nehrin ağır çamurunu yararak ilerleyen eski bir vapur. Engin bir orman. Gece etrafını sarmış.’ dedi Felix ve sesini alçalttı. Belli belirsiz hareketlerle kitapları işaret etti. ‘Gemim seslerle dolu.’ “
.
Felix Ventura, çocuklarınıza daha iyi bir geçmiş sağlamayı vadediyor. Bunun için kullandığı yöntem ise size başarılarla dolu bir soy ağacı oluşturmak. Ve bu konuda iyi hatta o kadar iyi ki uydurduğu geçmişin gerçek olma ihtimali bile var, işte Jose Buchmann gibi!
Ama daha bitmiyor: hikayeyi bir geko anlatıyor!
.
Bir ülkenin hafızasını taşıyan karakterler var ‘Bukalemunlar Kitabı’nda. Geçmişi bugüne taşıyan, savrulan, tutunmaya çalıştıkça gerçeklerden uzağa düşemeyen. ‘Unutmanın Genel Teorisi’ ve ‘Yaşayanlar ve Diğerleri’nden sonra bu kitabıyla da şaşırtıyor Jose Eduardo Agualusa. Büyülü gerçekçiliği ustalıkla kullanıyor, başta bir bilinmezin ortasına atıveriyor okuru, düğümleri tek tek açmaya başlıyor. Kısa bölümlerle, bukalemunların değişmelere sağladığı uyumun ritmiyle yapıyor bunu.
Çok severek okudum.
.
Bengi De Sa Matos Paixao çevirisi, Barış Şehri kapak tasarımıyla ~
Bukalemunlar Kitabı / Jose Eduardo Agualusa
Bir anı tüccarı düşünün. Bu bellek satıcıyla tanışma deneyimi geçmişini değiştirmek isteyen politikacılar, generaller ve iş insanları için ne kadar da heyecanlandırıcı olur değil mi? Yepyeni kimlikler ve uydurma da olsa tertemiz geçmişlerle ne soy ağaçları hazırlanır kim bilir?
Bir gün kimliğini
224 syf.
·
Not rated
Yazardan okuduğum ilk kitap. Kendisi Afrika’nın en önemli yazarlarından biriymiş ve Uluslarası Man Booker Ödülü finalistleri arasında yer almasının yanında pek çok ödüle layık görülmüş. Marquez, Kafka gibi yazarların izinde büyülü gerçekçilikle harmanlamış kitabını.
Bu kitapta bir anı tüccarı olan, insanlara yeniden geçmiş yaratan Felix Ventura’yı ve onun müşterilerinin hikayesini okuyoruz. Anlatıcımız Eulalio adında bir geko :) Gekomuz rüyalarında Felix ve Felix’in müşterisi Jose Buchmann ile insan kılığında konuşuyor. Kendisi insan olarak ölüp geko olarak enkarne olmuş. Kitapta olaylar ve rüyalar iç içe geçmiş durumda. Angela ise Felix’in yanına ara ara uğrayan fotoğrafçı bir arkadaşı.
Kitap aslında Angola’nın geçmişini ve siyasi, politik yapısını Jose Buchmann’ın hayatı üzerinden sorguluyor. Jose Buchmann’ın yaratılan kimliği geçmişini örtmesine yeterli olacak mıdır? Kendisi kitabın ana karakterlerinden bir tanesi ve Felix’ten de daha önemli bir karakter bana göre. Yazar genel olarak anı, hafıza, unutma gibi konular üzerinde durmuş kitapta. Kitap kısa kısa parçalardan oluşuyor, sürekli bölünme olması nedeniyle biraz zorlandım okurken ancak kitabın sonu çok güzel bağlandı. Geçmişte hatırladıklarımızın ne kadarı gerçektir, anılarımıza güvenebilir miyiz, kendi hayatımız başkalarının anıları üzerinden nasıl şekillenir gibi sorular sormuş yazar. Genel olarak severek okudum. Kapağının şahaneliğine de ayrı bir alkış. Tatlı gekoyu özleyeceğim.