Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bulut Bulut Üstüne

Ethem Baran

Bulut Bulut Üstüne Sözleri ve Alıntıları

Bulut Bulut Üstüne sözleri ve alıntılarını, Bulut Bulut Üstüne kitap alıntılarını, Bulut Bulut Üstüne en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Onu görünce, Allah bugün ne güzel yaratmış her şeyi, diye düşündüm.
O da deniyordu, ruhunu bir rüzgârın içine saklayıp buralardan göndermeyi...
Reklam
Gördüğün şey hep geride kalan mıdır? Ya da daha doğrusu: Yalnız geçmişe mi senin yolculuğun?
Gece yağmur yağdı. Tanıdık, çok eski bir sesi vardı yağmurun. Çocukluğun konuşuyor sanırsın her seferinde, sana çocukluğunu anlatıyor sanırsın. Öyle ya, başka neyi anlatacak ki yağmur?
Yaşanmamış gelecekler geçmişin dallarıdır yalnızca: Kuru dalları.
Sayfa 59 - Doğan KitapKitabı okudu
Valla bizim köyler hiç güzel değil oradakilerin yanında. Dağ taş, toz toprak. Ekin biçeceksin, nohut yolacaksın, düven süreceksin güneşin altında. Soğan ekmeğe talim.
Sayfa 63 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
Bir kez, sadece bir kez, gözlerinin içine bakmasını ve aklından geçenleri orada görmesini istediği zamanları oldu...
Konuşuyordum aslında. Ama onlar duymuyordu; içlerinde dolanan kendi seslerinin uğultusuna öyle kapılmışlar ki, benim cılız sesimi de kendi sesleri sanıyorlardı.
Sayfa 72 - Doğan KitapKitabı okudu
Işıklar, yalnızlığı haykırmaktan, dahası dünyanın beyhudeliğini insanların yüzüne haykırmaktan başka bir işe yaramaz bana kalırsa.
Sayfa 69 - Doğan KitapKitabı okudu
Bütün bu yolculuklar geleceğini yeniden bulmak için mi?
Reklam
Kimsenin göremediği ama benim çok iyi bildiğim, sağa sola saçılmış kağıt kırpırtılarına benzeyen kanat şakırtıları ve güvercin ötüşlerinden kurduğu imparatorluğun içinde oturmuştu.
Gördün değil mi? Hayatta iyi olan tek şey ölüm galiba.
Sizler yolcusunuz. Gezer dolaşır, zaman zaman buraları unutursunuz, belleğinizden silersiniz. Sonra bir gün, nasıl olursa, düşer aklınıza, bilirsiniz bizim buralarda olduğumuzu , bıraktığınız yerde beklediğimizi, kendi kendimizi tüketerek buradan kopamadığımızı, çıkar gelirsiniz. Öyle ya, sonunda geleceğiniz yer burasıdır. Cenazenizi kim kaldıracak! Öyle değil mi?
Uykuya benzer bir derinliğin kıyısında hayal kurmak gibiydi duvardaki tavus kuşuna bakmak. Kim, niye yapardık ki böyle bir resmi? Görmediğimiz, belki de hiç göremeyeceğimiz şeyleri (sözgelimi gerçek bir saray ve onun göz kamaştıran bahçesi, bir geyik, bir kaplan, Kabe) evimizin duvarında kendi hapishanemize, gözlerimizin ardındaki zindana atarak hayallerimizden mi kurtuluyorduk! Kurtulduğumuzu mu sanıyorduk?
Sayfa 85 - Doğan KitapKitabı okudu
Çok mu sert bu söylediklerim. Siz daha mı yumuşaksınız sanki.
102 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.