Son kez gördüğümde seni yürüyordun
Yürüyordun rüzgârla beraber
Kalbim avuçlarına düşmüştü
Ve bir daha kendisinden haber alınamayan
Ölebilirim senin için
Bu dünyada ve öbür dünyada
O derin kuytularda sesini duyayım istedim
Ölüm gözlerinle başlıyor önce
Çırpınan sesi kalbimin
Haziranlar gibi git git bitmiyor
Sonunda eylül olarak çıkıyorsun karşıma
Göğe asılı tesbihin
Yükseliyorum düşürmek için
Karanlık gözlerin mahkumu
Aşılmaz yolların senin
Hücrende bir testi su
Ve bir somun
Suyu arındırdın
Somun hüzünlü
Kalbin süt denizi
Rüya meleğinin arkadaşı
Çocuğu gurbet sularının
Çorak yabanıl İskilip çocuğu
........
Issız çıkmazlardayım
Öpebilsem ellerini
Mahşerde
İçimde bir dönüş başlıyor yeniden
Şiirin kutsal çağrısına ve aşka
O afyon sarısı ırmağa
Ve bütün aldatılmış kadınlara
Çünkü yalnız onlar öper gözlerinden çocukların
Yalnız onlar katlanır acının çığlıklarına.
Şimdi ben seni gözlüyorum
Geçmiş gecelerin aralığından
İç içe rüya kapılarını açıp geliyorsun
Bir tüy gibi hafif geliyorsun
Anlıyorum kapıların açılıp kapanışından.