Çok sonraları, varoluşun ancak bir kayboluş olduğunu, bizim sadece bu gerçekliği kabul etmek ya da yaşamayı reddetmek arasında bir tercihte bulunabileceğimizi kavradığım zaman, babamın o hallerinin nedenini anladım.
Hiç şüphesiz çok farklı oldukları için, birbirlerini oldukları gibi seviyorlardı. Kendilerine ait sırları vardı, birbirlerine ihtiyatla yaklaşırlardı ve yeni bir şeyi ortaya çıkarmaktan bıkmazlardı.
Hiç şüphesiz çok farklı oldukları için, birbirlerini oldukları gibi seviyorlardı. Kendilerine ait sırları vardı, birbirlerine ihtiyatla yaklaşırlardı ve yeni bir şeyi ortaya çıkarmaktan bıkmazlardı.
Bugün, o yazlardaki ilk pırıltıların okşayışlarının ılıklığını bir daha bulamadığımı ve belki de tüm hayatımı onu arayarak geçirdiğimi söyleyebilirim. Ne yazık ki boş bir çabaydı bu, çünkü dünyada hiçbir şey bu ilk seferlerin tadını taşımayacaktı.
Bugün, o yazlardaki ilk pırıltıların okşayışlarının ılıklığını bir daha bulamadığımı ve belki de tüm hayatımı onu arayarak geçirdiğimi söyleyebilirim. Ne yazık ki boş bir çabaydı bu, çünkü dünyada hiçbir şey bu ilk seferlerin tadını taşımayacaktı.