Son yıllarda organizasyonların ve toplumların geniş ölçekte düşünmesini mümkün kılan dijital teknolojiler dalgasının tetiklediği yeni bir kolektif zekâ alanı ortaya çıktı. İnsan ve makine yeteneklerinin bir araya gelmesiyle oluşacak bu “büyük akıl” çağımızın büyük zorluklarını çözme potansiyeline sahiptir. Peki, neden akıllı teknolojiler otomatik olarak akıllı sonuçlara yol açmıyor? Bu kitapta, tarih, felsefe, edebiyat ve biyoloji gibi farklı alanlardan ilhamla kolektif aklın, insan beyninden ve dijital teknolojilerden en iyi şekilde yararlanmaları için şirketlere, hükümetlere, üniversitelere ve toplumlara nasıl rehberlik edebileceği ortaya konuyor.
Sir Geoff Mulgan, kolektif aklın güçlerinden yararlanmak için nasıl bilinçli bir şekilde organize edilmesi ve yönetilmesi gerektiğini gösteriyor. Google Haritalar, Dove uyduları, Peru’da yasadışı çöp yığınlarını arayan GPS ile donatılmış akbabalar ve bir yatırım algoritması olan VITAL’in bir şirketin yönetim kurulu üyesi olması gibi çığır açan teknolojileri inceleyerek, sorunlarımızı çözmede bu teknolojileri nasıl kullanabileceğimize odaklanıyor. Ayrıca, milyarlarca dolar kaybeden yatırım bankaları ya da jeopolitik olayları yanlış değerlendiren istihbarat kurumları gibi örnekler üzerinden akıllı insanlarla ve akıllı makinelerle dolu kuruluşların, neden aptalca hatalar yapabildiğini sorguluyor ve bunlardan nasıl kaçınılacağını gösteriyor.
Veriler, web platformları ve yapay zekâ konusundaki en son çalışmaları içeren Büyük Akıl, kolektif aklın hayatta kalmamıza ve gelişmemize nasıl yardımcı olabileceğini gösteriyor. Guardian’ın bilim insanları tarafından seçilen en iyi kitaplar listesinde de yer alan bu kitap, konuyla ilgili zengin ilgi çekici örneklerle çevrili akademik bir bakış açısı edinmek isteyenler için iyi bir rehber niteliğinde.
