Çamaşırcının Kızı - Küçücük sözleri ve alıntılarını, Çamaşırcının Kızı - Küçücük kitap alıntılarını, Çamaşırcının Kızı - Küçücük en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Allah bizi fakir yaratmış! Benim ne kırmızı, ne de mavi mantom var! Senin annen zengin, alır. Senin annen benim annemden güzel, sen de güzelsin. Benim annem de çirkin ben de çirkinim, daha bir diyeceğin var mı?”
Gazyağı kuyruğu, kadınlı erkekli, çoluklu çocuklu tek sıralık bir dizi halinde yapılan caddeye kadar uzamıştı. Kuyruğun en sonuna girdi. Sarı boyalı, kocaman gazyağı arabası gelmemişti daha... Her kafadan bir ses çıkıyor, parti tutanların arada sert çekişmesi ses kalabalığını bastırıyordu.
Gün geçtikçe ev sahipleri kiraları artırıyorlardı. Arta arta nereye gidecekti, bilinmez. Kiracıları düşünen yoktu. Eskiden Allah düşünürmüş, şimdi... şimdi kul kendi düşünmeliydi kendini.
“Yoksa birine mi vurgunsun?” dedi.
Ayten yıldız ışığında mavi mavi gülüverdi.
“Boş ver. Gençsin, güzelsin, bir erkeğe kul olunacak devir mi? Et on liraya bulunmuyor, fasulye, pirinç, ayakkabı, elbise ona keza. Hem ne çıkar birini sevmekten?
"Ölümden değil, ölmekten korkuyorum asıl! Ama sonu ne? Hiç. Herkes ölecek. Biliyorum ama gene de ölüm kötü şey. Ama lazım. Doğanlar hiç ölmese... İnsanlar birbirlerini mi yerlerdi?"