Bu aleme, bu dünyaya zannetmeyin ki makam, mevki, para, şu bu elde etmek için geldik. Zannedilmesin ki biz bu dünyadan bir şeyler koparmak için arzu içindeyiz, bizi böyle zannedenler yanılır. Biz bu aleme bir yar için ah etmeğe geldik. O yar Allah’tır. Allahü Teala hakiki yardır. Aşk Allahü Teala içindir. Aşkta kavuşma olmaz, aşk sonsuzdur ancak Allah’a aittir ve layıktır.
(sf. 14)
Dünya hayatı uykudan ve hayalden ibarettir. Tut ki hayalinde sultan oldun, tut ki hayalinde dilenci oldun. Uyandığın zaman ikisi de geçici olacağına göre ele geçmiş olan her şey geçici olacağına göre geçmiş olan her şey sonsuz ve hakiki hayata başladığın zaman rüya hükmüne gireceğine göre ne diye gam çekersin.
Demiş ki Ahmet Paşa:
"Destimi kessen kalır dâmân-ı lütfunda elim
Dâmenin kessen elimde kalır lütfun dâmeni"
(Ey sevgili! Eteğini öyle kararlı tuttum ki benden usanıp da elimi kesecek olsan gam değil. Zira elim lütuf eteğinde kalacak, kârlıyım; yok eteğini kessen de gam değil, çünkü bu durumda da eteğin elimde kalacak, yine kazançlıyım.)