“..Ya da bir şehre girerken ya da birisiyle ilk kez karşılaştığınızda, o şehrin ya da o insanın hayatınızdan bir daha çıkmayacağını hissedersiniz ya! Ya da bazı şeyler hep var olarak bazı şeyler ise ebediyen yok olarak hayatımızda kalırlar ya..”
Sayfa 145 - İletişim Yayınları, “Süreyya gibi ağlamak istiyorum”
Bir arkadaş, bir aşık ve bir çocuk gibi öpmüştü. Belki o an anlamıştım, bir daha asla eski Süreyya olamayacağımı, bir daha asla hayatımı eski Süreyya gibi yaşayamayacağımı!