Şiir; ses, kafiye, kulağa hoş gelmesi gibi dar bir çerçevede değerlendirilir maalesef. Şairin duyguları, şiirde gizlenen derin mana, imgeler gibi bir derdi olan da yok açıkçası. Hasan Aktaş böyle bir ortamda zor bir mecraya girişmiş ve metnin ardında yatan gizli manayı çözmek için çok kıymetli bir buluş gerçekleştirmiş. Buna bir ‘atomu moleküllerine ayırma’ hikâyesi de diyebiliriz. Okunmalı çokça; hocası, öğrencisi, edebiyatseveri tarafından.. En çok üniversiteler okutmalı, yeni hocalar böyle okumalı şiiri ve edebiyatın yüce değeri iyice yükselmeli.. Açıkçası bu kitabı okuduktan sonra İsmet Özel’in ‘Celladıma Gülümserken Çektirdiğim Son Resmin Arkasındaki Satırlar’ şiirinin çok şanslı olduğunu düşündüm.