Cep Meşkleri
Enis BaturCep Meşkleri Sözleri ve Alıntıları
Cep Meşkleri sözleri ve alıntılarını, Cep Meşkleri kitap alıntılarını, Cep Meşkleri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan,içindeki firarinin gardiyanı.
Sayfa 70 - Can yayınları
mecburum demek durumunda kalmak, hançerlerin en deriniydi..
Herşey karanlıktan doğdu, karanlıkta kaybolacak yolcu; bu cümle yüzyılda bir senin gibi bir düşişçisine görünecek, çünkü yeryüzünde kurulan her cümlenin doğru anlamının tek bir okuru olacak.
İnsan, içindeki firarînin gardiyanı.
Sayfa 70
"Her şey karanlıktan doğdu, karanlıkta kaybolacak yolcu; bu cümle yüzyılda bir senin gibi bir düşişçisine görünecek, çünkü yeryüzünde kurulan her cümlenin doğru anlamının tek bir okuru olacak."
..."mecburum" demek durumunda kalmak, hançerlerin en deriniydi.
Böğrümüze saplanmış, ikide bir kanırtılan, daha da derine yolu açılsın istenen hançerin kabzasını tutan ellerin arasına bizimkiler de karışmıştı. "İzin verilmez" diye düşündüğümüzde, göremeyiz ki, en başta buna izin vermeyecek olan kendimiziz: İnsan içindeki firarinin gardiyanı.
başkasının giymiş olduğu şeyleri giyemeyen insanlardan olmadım hiç..
Öz
Çeyrek yüzyıldır kafatasımın içinde uğuldamayı sürdüren ''mecbursun!'' sözünü, Ankara'da gelip geçenlere fısıldayan berduştan duyduğumu kağıda daha önce düşmüştüm. Onca bilge metni okumuş, felsefe yapıtlarının, koyu şiirlerin arasında dolaşmıştım o güne dek; hiçbirinde karşıma çıkmamıştı bu tek sözcükle ifade edilebilecek önerme - ''mecburum'' demek durumunda kalmak, hançerlerin en deriniydi.
Böğrümüze saplanmış, ikidebir kanırtılan, daha da derine doğru yolu açılsın istenen hançerin kabzasını tutan ellerin arasına bizimkiler de karışmıştı. ''İzin verilmez'' diye düşündüğümüzde, göremeyiz ki, en başta buna izin vermeyecek olan kendimiziz: İnsan içindeki firarinin gardiyanı.
Çocuk olsam, ah büyük olsam, odamdan kaçsam kurtulsam, evimden, şehrimden, yurdumdan firar etsem, kanatlı gemiye binsem, yerküreden, beni bana kilitleyen şu yörüngeden çıksam, gövdemi tinimi gökçekime, uzayın dibine bıraksam, ben olsam, ah özümden çekip gitsem...
Sayfa 69 - CanKitabı okudu
Beş Anekdot + Beş Kuyruklu Metin
V
Fazıl Hüsnü Dağlarca, kimden duydum unuttum, Tamer'le tavla oynamayı çok severmiş. Düşeş attığında, taşın pencüse oynamasına ses çıkarmaz, göz yumarmış bu yaşam bilgesi arkadaşım. Öte yandan, şiirine, şair duruşuna baktığımda Dağlarca'nın böyle tavla oynaması bana eşyanın mantığı gibi geliyor: Dilediğince oynamak ona vergi sayılmalı(ydı).
Sayfa 53 - CanKitabı okudu
Düşünüyorum da, insanın halleri arasında en lirik olanı: Firarilik. İki tutukluluk arasında kısa, geçici bir özgürlük kesiti. Herkes üstün(d)e düşünmez, düşünmemiş olabilir, herkes onun farkındadır. Varlığı bazen düş, çağrı bazen vahadır hayatımızda: Firar etmeyi istememiş kimse sanırım olmamıştır.
Sandım ki, üstüne gitmek kaçmanın en kestirme yolu.
Çekmeceleri karıştırsak biriyle yada öbürüyle çekilmiş fotoğraflarım çıkacaktır önünüze, fotoğraflar yanıltır: Bir görevlinin bir işgüzarın objektifine kerhen gülümsememiz gerekmiştir
"Herşey karanlıktan doğdu, karanlıkta kaybolacak yolcu; bu cümle yüzyılda bir senin gibi bir düşişçisine görünecek, çünkü yeryüzünde kurulan her cümlenin doğru anlamının tek bir okuru olacak."
Sayfa 61 - Can YayınlarıKitabı okudu