“Allahın katında beyaz bir yelkenliyle sükûn içinde yüzüp dururken çıkagelmiş bu telaşe dünyasına. Bütün planları altüst etmiş, ne iyi yapmış, hoş gelmiş sefa getirmiş. Annesinin babasının işleri çokmuş. Aceleleri varmış. Uykularını bir türlü alamamışlar. Ama o yiyecek ekmeği, sayılı nefesiyle konmuş buralara. Kimselere ihtiyacı yokmuş. Asıl bizim ona ihtiyacımız varmış. Sonra vakti saati gelince o da herkes gibi bir varmış, bir yokmuş."