Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yunus Emre`nin Bir Şiirinin Üç Şerhi

Çıktım Erik Dalına

İsmail Hakkı Bursevi

Çıktım Erik Dalına Gönderileri

Çıktım Erik Dalına kitaplarını, Çıktım Erik Dalına sözleri ve alıntılarını, Çıktım Erik Dalına yazarlarını, Çıktım Erik Dalına yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bak bakalım konuştuğun zaman konuştuğun şeyler nedir? Duyduklarını, okuduklarını mı konuşuyorsun, yoksa şahit olduklarını mı konuşuyorsun?
Baş gözü sûret görür, ama gönül gözü eşyanın hakikatini görür. Hakikat yolunda olabilmek için; Varlığın eşya boyutuna gözlerin kapalı, eşyanın hakikatine açık olmalıdır. Kulakların asılsız bilgilere, hurafelere kapalı, seni şahitliğe götüren bilgilere açık olmalıdır.
Reklam
Âşık olan, mâşuğunun sözünden gayrısını duymaz. Âşık olan, mâşuğundan başka bir şey görmez. Âşık olanın dilinde, mâşuğuna ait sözlerden gayrısı olmaz. Aç gözlerini bak bakalım, gördüğün nedir? Gördüğün varlığın eşya boyutu ise, görmüyorsun demektir.
Âşıkların dilinden akan hakikatlerin sözlerini, ancak ve ancak, dilsiz olan yani konuşmayan ve dinleyen söyleyebilir.
Bil ki huzur; dilini tutmakta ve sözü, kime, ne zaman, hangi ortamda, nasıl bir açılımda söylediğinde gizlidir.
Bil ki susmak, dilini tutmakta gizlidir. Bil ki dinlemek, susmakta gizlidir. Bil ki anlamak, dinlemekte gizlidir. Bil ki uygulamak, anlamakta gizlidir. Bil ki insan olmak, hepsinde gizlidir.
Reklam
Gönül diline ulaşanlar âşıklardır. Hakk sırlarına erenler, dünyaya gözlerini kapatanlar, kulaklarını kapatanlar, dünyanın menfaat boyutundan konuşmayanlardır. İlm-i Tevhîd’in sözlerini ancak, dünya perestliğe gözlerini kapatanlar duyabilirler. Gönül dilinden gelen sözleri, dünya perestliğe gözlerini, kulaklarını, dillerini kapatanlar erişirler.
Kişi ten vücûdunun işleyişini idrak etmeye başladığında, bu işleyişi kendinin yapmadığını anlar. Her makamda gördüğü, o makama ait olan mânâya erer. Ve her makamın mânâsına erdikçe, kendine ait sandığı fiil, sıfat, Zât tecellilerinin kendine ait olmadığını idrak eder. Yâni, vücûdunda olan fiilin sahibinin, sıfatların sahibinin, vücûdunu tutan Zâtın Allah olduğu idrakine ulaşır. Ve aradığı hakikatin kendi özü olduğunu anlar.
Kişi kendi enfüsûna döndüğünde, kendindeki var oluşun hikmetlerini anlamaya başlar. Kişi, görür ki kendi vücûdunda, bir işleyiş olmakta, o işleyişle tüm atomlar çalışmakta, atomların birleşimiyle oluşan hücreler çalışmakta, hücrelerin birleşimiyle olan dokular çalışmakta, dokuların birleşimiyle olan organlar çalışmakta ve tüm organların birleşimiyle oluşan vücûd çalışmakta. Ve anlar ki, bu çalışmaların hepsi sıfatlarla olmakta. Ve anlar ki, kendi vücûdunda olmakta olan işleyiş aynısıyla cümle varlıkta olmaktadır. Ve anlar ki, tüm varlıkta, tüm kâinatta olan bir işleyişi bir güç yapmakta ve o güç cümle kâinatı tutmaktadır. Ve kişi, bu seyr-i sülûk yolunda kendini var edeni anlar ve damla misali deryasına karışır. İşte seyr-i sülûk; sûretten sirete olan yolculuktur. Ve siretten sûrete dalgalanan âlemi seyretmektir.
Seyr-i sülûk; kişinin kendi vücûdunun enfüsûnda yolculuk etmesi ve kendi vücûdunda şahit olduğu hakikatleri seyretmesi demektir. Kişi kendinde gördüğü hakikatleri cümle varlıkta da görür. Kişi kendi enfüsûna döndüğünde, kendindeki var oluşun hikmetlerini anlamaya başlar.
Reklam
Rabbim , yol sana, yolculuk sana, yolcu sana ... ❥
Sülûk; gidilen yol demektir. Sâlik de; yola giren, yolda giden, yolcu demektir. Burada yol denilen kişinin kendi vücûdudur. Sâlik de, kişinin kendi vücûdunda yolculuk etmesi demektir. Yani, yol da yolcu da kişinin kendisidir.
Kâf Dağı nedir ?
Bazı hikâyelerde Kâf dağının ardına yolculuk anlatılmıştır. Kâf dağının ardına yolculuk, kişinin ten vücûdunun ardına olan yolculuktur. Ten vücûdundan, Cân vücûduna olan yolculuğun adı: Kâf Dağının ardına olan yolculuktur. Feridüddin-i Attar’ın yazdığı “Mantıku’t-TayrKuşların Dili” eserinde Kâf dağının arkasına olan yolculuk anlatılmıştır. Bu eserde; kuşların Kaf Dağı’nın arkasında yaşayan padişahları Simurg’u arama yolculuğu yapmaları anlatılır. Eserde, kişinin özünü remzeden Simurg kuşuna yapılan tasvirlerden birisi şöyledir: “Kuşkusuz bizim de bir padişahımız vardır. O da Kaf Dağı’nın ardındadır.” “Adı Simurg’dur, kuşların padişahıdır. O bize yakındır lâkin biz ona oldukça uzağız.” Bu yolculukta kuşlar birçok vadiden geçer. Bu vadiler bir sâlikîn Seyr-i Sülûk yolunda, gördüğü makam ve meratiplerdir. Seyr, Sair, Seyyar, Seyreden, aynı kökten gelen kelimelerdir. Sülûk, Sâlik, Meslek, Silk, aynı kökten gelen kelimelerdir. Seyr-i Sülûk: Kişinin kendi vücûduna dönmesi, orada yolculuk etmesi, kendi vücûdunu var edenin işaretlerini görmesi, anlaması ve seyretmesi demektir. Seyr-i Sülûk: Kişinin ten dağından can şehrine olan idrak yolculuğunun adıdır, içsel yolculuğun adıdır.
Var kendine bir küt bul ve var ona teslim ol ve hakikatlerin ne olduğunu anlamaya başla.
Küt, varlığından geçmiş, kâmil bir kişiyi remzeder.
Kur’ân; Allah’a yakınlığı anlamak için vesileler arayın” der. Mâide Sûresi 35: “Ve ibtegû ileyhi el vesîlet.” Arapça’da “v-s-l”; vuslat, vesile, tevessül, vasıta, yakınlık, derece, mertebe, yol, rağbet, gibi anlamlara gelir. Her gördüğünü “Hızır bil” denmesinin hikmeti de buradan gelir, her gördüğümüz varlık Allah’a bir vesiledir. Vasıta da aynı kökten gelen bir kelimedir. Her varlık Allah’a kapı açan bir vasıtadır. Her varlık “Nuh’un gemisi” sırrıdır.
Mürşid-i Kâmil: Allah hakikatinin bilgisini tebliğ eden insandır. Kâmil kimse: Yaptığı tebliğ ile asla kendine davet etmez. Kişinin nasıl bir gaflet içinde olduğunu hissettirir. İlim üzere hareket etmenin nasıl olduğunu gösterir. Birinci saniyede Hakk’a yönlendirir Ve talebedeki Rabb’e davet eder. Varlığı okumayı öğretir. Yaşantısında, halinde, dilinde asla fasıklık olmaz. Asla birilerini övüp birilerini yermez. Sunduğu her bilgi Allah’a ait bilgilerdir. Tevhîd-i şuurdan asla ayrılmaz. Her sözüyle Allah şuuruna yönlendirir. Asla kendini, Allah ile talebesi arasına koyacak kelimeler etmez. Asla kendinin övülmesine izin vermez, bu duruma asla izin vermez. Kişiyi Hakk sarhoşluğuna sürükler, kendine değil. Zerre kadar menfaat, makam, şan, şöhret peşinde olmaz.
296 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.