Bu İngilizlerin babaları da Hindistan'da İngiliz kumaşları satılsın, Hindistanlılar kumaş dokuyamasın diye, dokumacıların sağ ellerini bileklerinden kesmişlerdi. Acımasızlık, kendilerinden olmayanlara hak tanımama alışkanlığı iliklerine işlemişti. Beyaz yamyamlardı bunlar.
Denktaş 28 subat gunu saat 22.55 de konusmaya basladi. Konusma bir saat surdu. Kibris sorununu en iyi ozetleyen, cok etkili, cok guzel bir konusmaydi. Çoğunluk konuşmayı önyargısız dinleyebilseydi Kıbrıs sorunu çözüme yol alabilirdi. Ama insanlık daha bu gibi tartışmalı konuları önyargısız dinlemeyi ve objektif bir karara varmayı başaracak düzeye ulaşmış değildi.
Eoka Rumların iddia ettikleri gibi bir kurtuluş ve bağımsızlık savaşçısı değil, amacı Kıbrıs'ı Yunanistan'a bağlamak olan, Yunan ırkçılığına ve toprak hırsına hizmet eden faşist bir terör örgütüdür.
Beşparmak dağlarının doğu uzantısı üzerindeki bulutlarda Atatürk silueti yavaşça belirip netleşti. Çoğalan gün ışığı altın bir çerçeve gibi silüeti sardı. Hepsi derin bir saygı ve hayranlık içinde sustular. Başkomutan Türkiyeli ve Kıbrıslı Mehmetçiklere zafer dilemeye gelmiş olmalıydı.
Sayfa 435 - Bu olağanüstü olayın bir tanığı da Cumhur Evcil'dir: a.g.e.,s.94.Kitabı okudu
"..ordu, vatan uğruna ölmek için yemin etmiş insanlardan oluşan, devletimizi, bağımsızlığımızı, onurumuzu borçlu olduğumuz bir kurumdur. Varlığımızın güvencesidir. Bu nedenle hiçbir kuruma benzemez. Ordu yara alırsa her şey yaralanır."
"Kıbrıs Türklerinin bizi esarete sürüklemek isteyenlere verilecek tek cevabı şudur: Ya ölüm, ya istiklal! Bu kararımız katidir ve bunu kimse değiştiremez!"