Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Çıplak Kadın

Desmond Morris

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Dudak dudağa erotik öpüşmenin kaynağı çok ilginçtir. Aşıkların açık dudakları birbirlerine kavuşup dillerini birbirlerinin ağızlarının içinde dolaştırmaya başladıklarında (French kiss "Fransız öpücüğü' veya ruhların öpüşmesi), aslında kökü ta ilkel zamanlara kadar giden bir hareket yapmaktadırlar. Bebekler için uygun mamaların olmadığı eski çağlardaki kabilelerde yaşayan kadınlar, bebeklerini sütten kesip katı gıdaya geçecekleri zaman, bebekler için kolaylık sağlamak açısından katı gıdaları önce kendi ağızlarında çiğneyerek yumuşatıp yarı sıvı haline getirirler, daha sonra da ağızlarını açarak bebeklerinin açık olan ağzının üstüne koyar ve dilleri yardımıyla gıdayı bebeğin ağzına iterlerdi. Çocuklar buna alıştıklarından, bir kimseyle ağız ağıza geldiklerinde dilleri yardımıyla karşı tarafın ağzının içinde yumuşak gıda ararlardı. Bu şekilde dili karşı tarafın ağzının içinde dolaştırmak, sevişmekle ilintilendirilmiştir. İşte yetişkin insanların sevişirken derin öpüşmeleri, buradan kaynaklanmaktadır. Bugün bu hareketin nereden kaynaklandığını hatırlamıyoruz. Zira günümüzde bu tarz ilkel bir yöntemin canlı örneklerini bulmak çok zordur. Belki hâlâ kabile yaşantısı süren bazı toplumlarda rastlamak mümkündür, ancak bu yaygın olarak bilinen bir durum değildir ve bilinse de çoktan unutulup gitmiştir.
Kocaman elleri olan erkekler nesneleri başparmakları kısa olan diğer türlerden çok daha isabetli bir şekilde tutup kavrayabilseler de incelik isteyen işler söz konusu olduğunda ufak kemikli ve kıvrak kadın eliyle rekabet edemez. Bunun sonucu olarak da geçmişte kadınlar her zaman dikiş dikmek, örgü örmek ve incelik isteyen dekoratif uğraşlar gibi konularda erkeklerden önde olmuşlardır.
Sayfa 153 - İnkılap KitapeviKitabı okudu
Reklam
Şeytan ve diğer kötü ruhlar sürekli olarak insan vücuduna girip onu zapt etmeye çalıştıkları için, vücutta bulunan ve kötü ruhların girebileceği tüm delikleri kapatmak gerekliydi. Kulalara şans getiren birtakım şeylerin takılmasının, kötü ruhları bu bölgeden uzak tutacağına inanılmaktaydı. Kulaklar bilgeliğin tahtı olduğuna göre, çok akıllı ve bilge insanların büyük kulakları, özellikle de büyük kulak memeleri olduğuna inanılırdı. Kulak memelerini aşağıya doğru çeken ve dolayısıyla da uzamasına sebep olan ağır küpelerin, bilgelik ve zekâyı artıracağına inanılırdı.
Sayfa 56 - İnkılap KitapeviKitabı okudu
Üreme açısından büyük önem taşıdığından dolayı kadın vücudu açlığa karşı daha dayanıklı olmak zorundaydı. Bu nedenle ortalama bir kadının kıvrımlı vücudunda yüzde yirmi beş oranında yağ varken, daha ince hatlı erkek vücudunda sadece yüzde on iki buçuk oranında yağ vardır.
Sayfa 13 - İnkılap KitapeviKitabı okudu
Ama kulak kanallarımızdan birine dışarıdan yabancı bir madde girerse başımız dertte demektir. Kulaktaki bu rahatsızlığı ince bir çubukla temizlemeye kalkmak, kulak zarına kolaylıkla zarar verebilir, işte bu yüzden, kulağımıza yabancı maddelerin kaçmasını önlemek için gerçekten de özel bir savunma mekanizmasına gerek vardır. Bunu sağlamak için evrim sırasında kulakların içerisinde kıllar oluşmuştur, ayrıca kulak kiri de daha büyük böceklerin kulağa girmesini önlemektedir. Turuncumsu bir renge sahip olan kulak kirinin, böcekleri tiksindirici bir tadı vardır.
Sayfa 51 - İnkılap KitapeviKitabı okudu
Kına, bodur bir bitkinin yapraklarından elde edilen turuncumsu-kırmızı toz halinde bir maddedir. Gelin adayının eline kınayla yapılan karmaşık şekillerin gelini en mutlu anlarında onun bu mutluluğunu bozmak için ortaya çıkan kötü ruhlardan ve kem gözlerden koruduğuna inanılırdı. Kınada gelini tüm dünyevi kötülüklerden arındıracak ve onu şeytandan koruyacak arındırıcı bir özellik olduğuna inanılırdı.
Sayfa 166 - İnkılap KitapeviKitabı okudu
Reklam
Dudak dudağa erotik öpüşmenin kaynağı çok ilginçtir. Aşıkların açık dudakları birbirlerine kavuşup dillerini birbirlerinin ağızlarının içinde dolaştırmaya başladıklarında (French kiss "Fransız öpücüğü' veya ruhların öpüşmesi), aslında kökü ta ilkel zamanlara kadar giden bir hareket yapmaktadırlar. Bebekler için uygun mamaların olmadığı eski çağlardaki kabilelerde yaşayan kadınlar, bebeklerini sütten kesip katı gıdaya geçecekleri zaman, bebekler için kolaylık sağlamak açısından katı gıdaları önce kendi ağızlarında çiğneyerek yumuşatıp yarı sıvı haline getirirler, daha sonra da ağızlarını açarak bebeklerinin açık olan ağzının üstüne koyar ve dilleri yardımıyla gıdayı bebeğin ağzına iterlerdi. Çocuklar buna alıştıklarından, bir kimseyle ağız ağıza geldiklerinde dilleri yardımıyla karşı tarafın ağzının içinde yumuşak gıda ararlardı. Bu şekilde dili karşı tarafın ağzının içinde dolaştırmak, sevişmekle ilintilendirilmiştir. İşte yetişkin insanların sevişirken derin öpüşmeleri, buradan kaynaklanmaktadır. Bugün bu hareketin nereden kaynaklandığını hatırlamıyoruz. Zira günümüzde bu tarz ilkel bir yöntemin canlı örneklerini bulmak çok zordur. Belki hâlâ kabile yaşantısı süren bazı toplumlarda rastlamak mümkündür, ancak bu yaygın olarak bilinen bir durum değildir ve bilinse de çoktan unutulup gitmiştir.
Sayfa 110 - İnkılap KitapeviKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.