Vefat eden babanın olmayışını bir çocuk kabullenip bir şekilde bunu tolere edebilirken, hayatta olduğu halde “olmayan” bir babayı kolay kolay hazmedememektedir.
Ancak aşırı sınırlamaların olduğu ve bu sınırların baskı yolu ile çocuğa öğretilmeye çalışıldığı ailelerde yanlış yapmaktan korkan, kendisine güveni olmayan ya içine kapanık ya da saldırgan bir kişilik kazanan çocuklar ortaya çıkmaktadır.
Çocuklarımıza aktarmak istediğimiz ahlak yapımızı seyrettiğimiz diziler ölçüsünde verebiliyoruz. Eşlerimizden, aile fertlerinden beklentilerimizi diziler belirliyor. Özel günlerimizi nasıl değerlendireceğiz ve nasıl kutlayacağız gayreti içerisine girmemize, hayal kurmamıza ve yenilikler üretmemize hiç gerek kalmıyor artık. Hepsinin reçetesi hazır olarak bizlere seyrettiğimiz diziler aracılığı ile aktarılmış oluyor.