Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim?
Ahmet BulutEn Eski Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim? Gönderileri
En Eski Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim? kitaplarını, en eski Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim? sözleri ve alıntılarını, en eski Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim? yazarlarını, en eski Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim? yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hilal
Askerde tatbikattayken dağ başında görevde olan bir kardeşim, namazla ilgili bir anısını şöyle anlattı:
"Sabah namazını kılmak için kalktığımda su aradım, bulamadım. Yanımızdaki sular donmuş. Ne yapayım diye düşünürken, dereye inip oradan abdest almaktan başka çare olmadığını gördüm. Namazı kazaya bırakamazdım. Can bedende olduğu sürece soğuk ve buz olması abdest için engel olamaz. Soğuktan ellerim tir tir titriyordu. Hemen dereye indim. Baktım ki dere de don tutmuş. Suyun üzerindeki buzları kırarak abdest aldım ve karların üzerinde sabah namazımı kıldım. Vallahi hayatımda kıldığım en tatlı namaz o namazdı. Hâlâ onun tadını başka bir namazda bulamadım."
Sayfa 67Kitabı okudu
Hilal
Hatta büyük oğlum üniversite okurken şöyle bir olay yaşadı. Okul sınavı tam Cuma saatine denk gelince, namazı ve hutbeyi kısa tutması için gider hoca efendiden yardım ister. Fakat hoca efendi usulünce kıldırınca, Cuma uzar ve sınavı kaçırır. Çünkü o güne kadar hiç Cuma namazını kaçırdığı olmamıştı. Cuma ile sınav çakışınca oğlum namazı tercih etmişti. Bu davranışı ile baba olarak beni oldukça memnun etti. Keşke çocuklarımız böyle bir tercih yapmak zorunda bırakılmasalar.
Sayfa 74Kitabı okudu
Hilal
Namazını kılmayan kime benziyor, onu da siz bulun bakalım. Secde etmeyerek ilk defa isyan eden kim? Allah'ın secde etme emrine uymayarak huzurdan kovulan kim ise, namaz kılmayan da ona benzer. Hem o bir kez secde etmeyerek huzurdan kovulduysa günde beş defa aynı suçu işleyenin halini siz düşünün.
Sayfa 115Kitabı okudu
Hilal
Çanakkale Savaşı'na katılmış olan Mustafa Hulusi adında bir asker vardı. Bu asker küçük yaşlardan beri namazlarına çok dikkat eden birisiydi. Allah'a büyük bir sevgi ve saygı ile bağlı olan Mustafa en zor şartlarda bile namazını kazaya bırakmamaya özen gösterirdi.
Çanakkale Savaşı başlayalı aylar olmuş, Mustafa savaş sırasında bile bütün tedbirleri alarak namazını geçirmemişti. Savaş bütün şiddetiyle devam ediyor, her gün birbirinden yoğun geçiyordu.
Yine böyle günlerin birinde Mehmetçikler, düşmana karşı büyük fedakârlıklar göstermekte ve şiddetli bir çatışma içinde bulunmaktaydılar. Bir ara Mustafa, ikindi namazının vaktinin çıkmak üzere olduğunu fark etti. Kendisine namaz kılacak uygun bir yer bakarak, çalılığın arkasını gözüne kestirdi. Arkadaşlarına namaz kılmak için istihkâmdan çıkacağını söyledi. Onların "Dur gitme, vurulursun!" sözlerine rağmen, hiç birisine aldırış etmedi. Bir fırsatını bulunca, kendisine siper olacağını düşündüğü çalılığın arkasında Rabbinin huzurunda durdu. O, namazını eda ederken, biraz evvel kendisinin de içinde bulunduğu istihkâma bir top güllesi düşmüş ve bütün arkadaşları şehit olmuştu.
Sayfa 130Kitabı okudu