Dağ Padişahları
Reşad Ekrem KoçuDağ Padişahları Gönderileri
Dağ Padişahları kitaplarını, Dağ Padişahları sözleri ve alıntılarını, Dağ Padişahları yazarlarını, Dağ Padişahları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Bütün hainler korkak olur…”
“İstanbul’un ayak takımı için bir ihtilal, kime karşı olursa olsun, önünde sonunda birkaç devletlinin saray ve konaklarının yağması, mal kapma, tüy düzme, düğün bayram demekti…”
Sayfa 220Kitabı okudu
“Bencillik etme, müstebit olma! Adalet tarlasını bilgi sabanı ile sür ve meşveret tohumunu ek…”
(Şeyh Abdülmecit Sivasî)
Sayfa 216Kitabı okudu
“Hüda bir yıkmayagörsün, dostun kötülüğü düşmana parmak ısırtır…”
Sayfa 209Kitabı okudu
“Zulümle devlet payidar olmaz…”
Sayfa 148Kitabı okudu
“Her zaman her yerde bulanık suda balık avlamak isteyenler çok olur…”
Sayfa 109Kitabı okudu
“Bu dünyada ölüm olduktan sonra sızlanmak ne boyuna borç ola, ben bir can için minnet mi ederim?..”
Sayfa 102Kitabı okudu
“Tarih önünde sorumlu politika adamlarımıza ve siyasi partilerin sadece hislerle konuşan hatiplerine her şeyden evvel Türkiye tarihini çok dikkatli okumalarını tavsiye ederiz…”
Sayfa 75Kitabı okudu
“Eşeğin ölümü köpeğe düğün oldu…”
Sayfa 69Kitabı okudu
“Akrepten çekinen yılan gibiydiler…”
Sayfa 69Kitabı okudu
“Bir ülke için yiyecek kıtlığı kadar tehlikeli olan devlet adamı kıtlığı ve onun peşi sıra gelen kirli hırslar, cehlin eseri kin, aczin doğurduğu alçaklık; Anadolu’da kardeşi kardeşe boğazlatıyordu…”
Sayfa 47Kitabı okudu
“Anadolu, Celalilerin pençesinde hala inim inim inliyordu. Her dağda bir padişah vardı…”
Sayfa 46Kitabı okudu
Kesinlikle haklı
Kuyucu Murat Paşa elleriyle o incecik çocuk boynunu burup boğazını sıktı ve helak edip kendi elleriyle kuyuya attı. Sonra döndü, kendisini muhakkak ki, nefret ve dehşetle seyredenlere yüksek sesle dedi ki:
" Karayazıcı, Deli Hasan, Canbuladoglu, Kalenderoglu, Kara Said ve dağa binlerce şaki anasından at üstünde mizrakla doğmadı! Hep böyle sabiydiler, sonra büyüdüler ve âlemi fesada , ateşe verdiler!..."
Cesetleri teker teker gömmek imkansız olduğundan serdar kuyular kazdırdı, kuyulara atılıp dolduruldu. Bu vakadan sonradır ki, o 90'lık vezir halk ağzında Kuyucu Murad Paşa diye şöhret buldu...