Dar Vakit Günleri
Mürsel SönmezEn Beğenilen Dar Vakit Günleri Sözleri ve Alıntıları
En Beğenilen Dar Vakit Günleri sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Dar Vakit Günleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aklı, yüreği ve elleriyle emek sarf edenlerin tıpkı kıyam eden, rükû eden ve secde edenler gibi oldukları kanısındayız.
"Zamanın da bir mahluk" olduğunu bilmiyoruz. Ölümün bizi silkelemesi birkaç saat için ancak mümkün, sonrasında alışkanlıklarımıza devam ediyoruz. Hayatın can damarından uzakta kalarak ölümün egemenliğine çanak tutuyoruz.
Hazırlık yoğun bir emek veriştir.Emeğin göndere bir bayrak gibi çekileceği ülküsünü yüreğinde duyanların, emeksizce yarınlara yol alması olası değildir ve emeksizce ulaşılacak yarının bugünden farkı olmayacaktır.
"Haziranda ölmek zor" diyenin inadına, ölümü yokluk gören körün inadına, sevgiliye giderken o, cezbe dolu şiirler söylüyordu:
"Bulutlar güneş yüzünün nurundan saklanıyor
Perde o servi boylu nazlının yüzünden kalkıyor
Görüşme zamanı yakındır dostlar, müjdeler olsun
Kavuşma günü geliyor, hicran sona eriyor".
Ortalıkta çarpılmış, yaralanmış, alınlarında aşk, coşku, inanç, bağlanma, özgürlük, emek yazılı insanlar var hâlâ.Ellerinde güçlü bir silah;"Umut" var.
Sonsuza dek sürecek sanılan yaşam içerisinde ölüm yalan, ömür gerçek olarak algılanmaya çalışılıyor. Böylelikle çürüyor insan...
İşte, bu bizim hikayemiz. Halk azgın bir fırtınanın ortasında sağa-sola kaçışıyordu. Ortalığı silip süpüren sel, insanları sürüklerken ele geçen bir tahta parçası, bir kırık kayık, bir taka kurtulabilmek için bir umut anlamı taşıyordu. Herkes telaş içinde su üstünde durabilen bir nesneye yapışarak kurtulmak istiyordu.
"Muîn-i zalimin dünyada erbab-ı denâettir
Köpektir zevk alır seyyâd-ı bi-inssafa hizmetten
...
Cihanda kendini her fertten alçak görür ol kim
Utanmaz kendi nefsinden de âr eyler melametten"
Kendimizi savunduğumuz zaman daire tamamlanıyor ve savunduğumuz şeyler, sahiden savunduğumuz şeyler oluyor, isteklerimiz gerçekten istediklerimiz oluyor.
İnsanın her türlü resmî sıfattan uzak, çıplak yüreğiyle dinlemesi gereken bir sestir içinin sesi ve Yahya Kemal'in işaret ettiği sesi:
"Bin yıldan uzun bir gecenin bestesidir bu
Bin yıl sürecek zannedilen kar sesidir bu"