Darağacında Röportaj
Julius FuçikEn Eski Darağacında Röportaj Gönderileri
En Eski Darağacında Röportaj kitaplarını, en eski Darağacında Röportaj sözleri ve alıntılarını, en eski Darağacında Röportaj yazarlarını, en eski Darağacında Röportaj yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hücrelerin gözleri de vardır. Ölüme giderken bakarlar sana.Bilirsin ki başı dik gitmek gerekir ölüme.
Sayfa 66 - Yar YayınlarıKitabı okudu
Zaman gelecek, bugünlere <<mazi>> denecek. Büyük bir dönemden, tarihi yaratan bir takım adsız kahramandan söz edilecek. Adsız kahraman diye bir şey olmadığını herkes bilse ne iyi olurdu.
Sayfa 73 - Yar YayınlarıKitabı okudu
<<İşçi ölür, emek yaşar!>>
Sayfa 79 - Yar YayınlarıKitabı okudu
Çünkü Bu kitapta çek ulusal direnişi, fransız ulusal direnişine seslenmekte, iki haklın rönesans düşüncesi tek bir düşünce olarak birleşmektedir. Bu düşünce Gabriel Péri'nin gestapo hapishanesinde dediği gibi, <<Türkülü yarınlar>> düşüncesidir.
----------------
Prof. Ladislaw Stoll
Önsözden
Sayfa 6 - Yar Yayınları
Öğrendim ki, Julius Fuçik, ölüm cezasına çarptırıldıktan on beş gün sonra, 8 Eylül 1943’de Berlin’de idam edilmiş. Sonra bir de, Fuçük’in Pannrac hapishanesindeyken yazı yazmayı sürdürdüğünü öğrendim. Hücresine kalem kağıt getirerek ona bu olanağı sağlayan gardiyanı A.Kolinsky olmuştu. Fuçik’in yazdıklarını hapishaneden gizli gizli çıkaran oydu yine.
Bu gardiyanla topu topu bir kez konuşabildim. Julius Fuçik’in Pankrac hapishanesinde yazdıkları parça parça geçti elime. Numaralanmış kağıtlar çeşitli yerlerdeki başka başka kimselerde saklanmıştı. Hepsini bir araya getirip okuyuculara sunuyorum. Bu, Julius’un son yapıtıdır.
Gusta Fuçikova (Eşi)
---------------------------
Prof. Ladislaw Stoll
Önsözden
Sayfa 16 - Yar Yayınları
... Anlatacaklarım bitmeden ip boğazıma geçse de, bu filmi <<mutlu son>>la sonuçlandıracak milyonlarca insan kalacak yeryüzünde.
Sayfa 18 - Yar Yayınları
Karımı getiriyorlar.
- Tanıyor musunuz bunu?
- Tanımıyorum.
Karım böyle dedi işte. Bakışında, korktuğunu, ürktüğünü gösteren en ufak bir şey yoktu. Daha önce böyle kavilleşmiştik onunla. Beni tanıdığını asla söylemeyecekti.
Sayfa 25 - Yar Yayınları
Oturuyorum. Kadının biri ilaç veriyor bana. Neremin ağrıdığını soruyor. Bütün acım sızım yüreğimin içinde gibi sanki.
O koca SS:
- Sende yürek mürek hak getire be! diyor.
- Vardır ne de olsa, diyorum.
Sayfa 27 - Yar Yayınları
Benimle el sıkışıyorlar gibime geliyor. Belki de öleceğimi okuyorlar yüzümden. Öyle anlaşılıyor ki, cellatların suçluyu asmadan önce kucaklayıp öptüğü ülkeler de va şu dünya.
Sayfa 35 - Yar Yayınları