Baştan Nokta
Taş çatladığında uyuyor ve Ay'ını bekliyor acı'nın ışığı
Taş çatladığında uyuyan ışığında bekliyor aşk'ın çiçekleri açmayı
Kalıntıların ve sürgünlerin yüreği avutuyor kafesindeki boşluğu
Sana doğru yükseltiyor dağın ve denizin boyunu derinden
Göğ'deki çukuru dar geliyor gözlerimize gördüklerimizin
Çünkü seninle yaşıyor körlerin mabedind küllerin ateşi
Saatlarla dolu gözlerinde uyumuyor uyumuyor ışığı acı'nın
Zamanın terazisinde sığmıyor kefesine aşk'ın çiçekleri
Sesin duyuluyor kuşlar arasında,yüzün sesini tamamlamıyor.
Toz Kabuğu
yeryüzü;kükremsi alınmış,
yelesi kırpılmış bir aslan kadar anlamsız
hayatım gözlerine değin;
ispatsız ve sağlama'sız bir rüzgar
an'ı bu kadar kalıntısızdı.
kabuktaki toz değil,toz'un kabuğuyum.
Ölüm Fügü I
Ruhum,unutma sakın
unutma dar an'larını
çılgın bir asma dalı gibi
dolandığın sokakların
Çıkabilesin diye
alnının acı'dan yağmurlarıyla
Kalb'ini acıtan sokaklardan
taş'tan bir parça
alaca'dan bir gölge gibi
Unutma ruhum, kış bitiyor,
kar'ı dinmiyor yalnızlığın...