Şubat 2020

Dergah Dergisi - Sayı 360

Dergah Dergisi

Öne Çıkan Dergah Dergisi - Sayı 360 Gönderileri

Öne Çıkan Dergah Dergisi - Sayı 360 kitaplarını, öne çıkan Dergah Dergisi - Sayı 360 sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Dergah Dergisi - Sayı 360 yazarlarını, öne çıkan Dergah Dergisi - Sayı 360 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir esnafın Pazar sabahı gibi İstanbul, İki yandan çekiştirir aklını insanın. Enes Yusuf
Sayfa 23
Musa’nın asası değdi değeli, kızıl bir deniz oldu çıktı yaşamak. Sırat, şu incecik çizgi miydi ki? Cinnetle cenneti ayıran... “Bütün” bu kadar ayrı, bu kadar zerre miydi ki? Şu kopup giden yarısı ummanın, az evvel bende miydi ki? Tam buradayım. Asanın ucunda. Boğmak için firavunlarımı, doğmadan gün aynı ummanda.
Sayfa 10 - HİÇBİR ŞEY İÇİN / Emine Altınkaynak KazanKitabı okudu
Reklam
Biz şimdi ne doğana doğru-dürüst sevinebiliyor; ne de ölene yeterince üzülebiliyoruz. Galiba buna vakit yok.
Sayfa 32 - Mustafa Kutlu-Şişedeki SuKitabı okudu
Şiir
İktidarın ve yasanın şakıyan korolarını bilirim Rejimin çığlık seslerini ve alçak düzenbazlarını Kara listelerde birçok isim Zorbaların kartotekleri Carl Schmitt Altmış Yaşındakinin Şarkısı Çev. Selim karlıtekin
Dergah
İnsan dediğin, mahşeri bir yalnızlık zaten.
Sayfa 3
Sen Denizsiz kalmış ellerinsen Gözlerimde taşıdığım dağa yenilmişsen Vurulmuşsan milyon kere Ve hâlâ ölmemişsen Ayşe Adem
Reklam
Ben yarama tuz basıp yaşamayı seçtim. Vakti gelince her şeye veda etmek için. Edebilmek için. Olmayan şeyin hikâyesine aldanmamak için.
Sayfa 11
“Işığın yoksa hafızanda mı yok?” deyip küçük bölmeden anahtarları getirmemi istemiştin. Gidene kadar çarpmadığım eşya kalmamıştı. Bölmenin kapısında biraz uzunca kalınca “Ne görüyorsun?” diye sormuştun. “Hiçbir şey görüyorum,” dediğimdeyse gülerek “O zaman hiçbir şey vardır evlat!” demiştin.
Sayfa 10 - Hiçbir Şey İçin/Emine Altınkaynak KazanKitabı okudu
Deniz suyundan içme suyu, türlü-çeşitli yapay gübrelerden yiyecek üretiyoruz. İnsan-tabiatı ilişkilerini böyle yapaylaştırırken; insan-insan ilişkileri de aynı yolu takip ediyor. Gerçek bir kahkaha, içten bir gözyaşı, kalpten gelen bir “merhaba” bulamıyoruz.
Sayfa 32 - Mustafa Kutlu-Şişedeki SuKitabı okudu
Küçük şehrimize akşam,dağların ardından yağmurla gelip yerleşirken ve ben hem üşüyüp hem de yorulduğum için uzanırken bulunduğumuz anın ağırlığını bize hafifletecek tek şeyin hatıralarımız olduğunu anlıyorum . (Hastanede Mevsimler ) . . . . Ve yağmura aşık oldum,bir çocuğun annesini sevmesi gibi tutuldum.Çok zaman bana anlatmak istediğimi dinledim. (Olmayan Şeyin Hikayesi) . . . . Ateş denizlerinde mumdan kayıklara Sağlam mı tekneler aşkları geçmeye ... . . . Kısmı olarak özgürlük ve anarşi halinin tecessüm ettiği çocukluğun kutsanışıdır. . . . . Aslında insanlar daha az birlikte olsalardı veya başkalarını daha az bir araya getirselerdi ve her gün, kim olduklarını ya da olabileceklerini anımsayarak birazcık kendilerine zaman ayırabilselerdi,dünya daha mutlu bir yer olabilir ve hiç savaş çıkmayabilirdi.
28 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.