Devr-i Mahzuni
Ali ÖztunçDevr-i Mahzuni Sözleri ve Alıntıları
Devr-i Mahzuni sözleri ve alıntılarını, Devr-i Mahzuni kitap alıntılarını, Devr-i Mahzuni en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mahzuni, bir yandan plak çalışmalarını sürdürüyor, bir yandan da konserlere gidiyordu. Dönemin ünlü ozanlarının konserlerinde onlardan önce sahneye çıkıyor ve kendisini dinleyenleri adeta mest ediyordu. Herkes birbirine, "Kim bu buram buram Anadolu kokan genç ozan?" diye soruyordu. Artık, Mahzuni'nin yalnız sahneye çıkma vakti gelmişti. İlk konser davetini de Antep'ten almıştı.
Sayfa 24Kitabı okudu
Mahzuni Şerif:
1949 yılına kadar ben köklü bir Alevi aşiretinin çocuğu olduğumu dahi bilemedim. Ancak bu yıllarda Alembey köyünde gördüğüm eski yazı öğrenimim de, arkadaşlarım arkamdan "Kızılbaş Kızılbaş" diye çağırmaları beni çok ilgilendirdi nedense. Büyük hocamız Hacı Lütfi Efendi, benim Hasanköy'de yatan büyük dedem Seyit Hacı Mehmet hakkında önemli bilgilere sahipmiş. Babam Zeynel'in de bu zatın torunu olduğunu bilirmiş. Bütün Alembeyliler gibi çocuklar da benim Kızılbaş olduğumu bilirlermiş. Ben Kızılbaş'ı ilk öyle öğrendim.
Sayfa 17Kitabı okudu
Aşık Mahzuni Şerif, Anadolu Türkmen Alevisi bir ailenin evladıdır. Zaman zaman Mahzuni ile ilgili bilinçli olarak ortaya atılan yanlış bilgilerden birisi de Alevi olmadığı yönündedir. Mahzuni Şerifin yıllar önce kaleme aldığı "Ben Alevi olamam ki olsam da bilemem ki" türküsünü ortaya süren bazı çevreler, Mahzuni'nin Sünni kökenli olduğunu iddia ederler. Oysa Mahzuni Şerif, o eserinde bir kinaye yapmıştır.
Sayfa 16Kitabı okudu
Tanrı ülkeme ve doğduğum topluma bir daha 10 Kasımlar nasip etmesin!
Sayfa 88 - DOĞAN KİTAP
Yuh yuh soyanlara
Soyup kaçıp doyanlara
Memlekete kıyanlara
Yiğitlere kıyanlara
Yuh nefsine uyanlara, yuh!
Sayfa 59 - DOĞAN KİTAP
Uğur Dündar:
Mahzuni Şerifin türkülerinden payını alan bir başka kesim ise siyasiler olmuştur. Öyle bir dil kullanmıştır ki liderlere hakaret etmemiş, ancak taşı da gediğine oturtmuştur. Korkusuzca, cesaretle başbakanları eleştirmiş, olumsuz icraatlannı yermiştir. İşte bu yüzdendir ki ülkemizin bugün korkusuz ve cesur Mazhunilere ihtiyacı vardır. Aşık Mahzuni, nasıl Atatürk'e özlem duyuyorsa bizler de Aşık Mahzuni'nin halkı için yazdığı türküleri özlüyoruz. Bugün yaşasa kim bilir mevcut siyasilere ne türküler yazardı.
Sayfa 160Kitabı okudu
Mahzuni Şerif eşsiz bir deryadır. 20 bin civarında şiir yazan Mahzuni'nin yaklaşık 3 bin eseri türkü haline gelmiştir. Türk Halk Müziği camiasında neredeyse her sanatçı Mahzuni'nin eserlerini okumuş; bu sayede üne, şana, şöhrete ve büyük paralara sahip olmuştu.
Sayfa 121Kitabı okudu
İlk siyasi tecrübesini Gaziantep'te oturduğu yıllarda bağımsız belediye başkan adayı olarak yaşadı. Çok parası yoktu. Ağalar beyler de desteklemiyordu. Yeni yeni kendini tanıtan bir ozan olarak 1984 yılında gazi kenti Antep'i yönetmeye talip oldu. Ancak istediği sonuca ulaşamadı.
Sayfa 110Kitabı okudu
Neşet Ertaş ile Mahzuni Şerif'in dostluğu da çok eskiye dayanıyordu. Her ikisi de sahneye ilk çıktıktan yıllarda tanışmış, dost olmuşlardı. Beraber konserlere gidiyor, yol arkadaşlığı yapıyorlardı. Hatta öyle arkadaşlıkları vardı ki bir ekmeği paylaşıyor, ama asla birbirlerini incitmiyorlardı.
Sayfa 103Kitabı okudu
Düşünceleri, sözleri nedeniyle cezaevine girmesi çok zoruna gidiyordu. Çağdaş ülkelerdeki düşünce özgürlüğüne imreniyor, cezaevinde "Bırak beni konuşayım" diyordu.
Sayfa 50Kitabı okudu
Kenan Evren'in öğrencisi Mahzuni:
"1960 ihtilalinde Ankara Ordu Donatım Okulu'ndaydım. Bir zamanların Cumhurbaşkanı Kenan Evren, benim hem okul kurmay başkanım hem de harita hocamdı. Bu okulda derecesi çok yüksek bir öğrenciydim. Aynı zamanda okulun şairi ve saz sanatçısıydım. Kuleli Askeri Lisesi'ni okumak için hazırlanıyordum ki Ordu Donatım Teknik Okulu'nda öğrenciler arası siyasi tartışmaları körüklediğimden ve okulun bir hayli kurallarını ihlal ettiğimden dolayı kovuldum. İyi ki de kovuldum, çünkü askerliği sevmez olmuştum. Çünkü içinde evrensel güdüler taşıyan ve insanı Kabe bilen bir gönül, bir sevda, bir aşk adamına eli silahlı meslek ayıptı, en azından uygun değildi."
Sayfa 20Kitabı okudu
Maraş, Malatya ve Adıyaman bölgesinde etkili olan Sinemilli aşiretinin erenlerinden Cınık Baba tarafından Mahzuni mahlasını alan Şerif Cınık, 1971 yılına mahkeme kararıyla Cınık olan soyadını, Mahzuni olarak değiştirecekti.
Sayfa 19Kitabı okudu
