Devrim Psikolojisi
Gustave Le BonDevrim Psikolojisi Gönderileri
Devrim Psikolojisi kitaplarını, Devrim Psikolojisi sözleri ve alıntılarını, Devrim Psikolojisi yazarlarını, Devrim Psikolojisi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kökeni ne olursa olsun, bir devrim çoğunluğun ruhuna işleyene kadar sonuç üretmez.
Sayfa 18 - İlya İzmir YayıneviKitabı okuyor
Fransa’ da kraliyet 16. Luis’in giyotin ile idam edildiği gün değil, onun isyancı birliklerinin onu korumayı reddettikleri gün yok oldu.
İnancıyla hipnotize olan kişi, bir Havari'ye (misyonere) dönüşür ve inancının zaferi adına çıkarlarını, mutluluğunu ve hatta kendi yaşamını bile kurban eder.
Bilimsel devrimler tamamen akılcı unsurlardan doğarken, siyasi ve dini devrimler duygusal ve mistik etkenlerle desteklenir. Kökenlerinde mantık oldukça zayıf bir yer tutar.
Gerçeği bilmek birkaç filozofun ilgisini çekebilir ama insanlar genelde hayalleri tercih eder.
İnsan mantıklı bir yaratık değildir. Heyecanlarına, duygularına uygun düşerse en mantıksız, en saçma şeylere inanmaya eğilimlidir. İnsan bir şeye inandı mı akıl artık onu kontrol edemez hale gelir, eleştirme duygusunun değeri kalmaz. Onun için aklın ve mantığın tarihi rolü pek büyük değildir. Hayat ve tarihin asıl etmenleri inançlardır. İnsan zihninin temelinde hep inançlar vardır.
"Bir devrim yaratmak kolaydır ama bir milletin ruhunu değistirmek gerçekten de zordur ."
Şimdi geçmişi tekrar etmez. Tarihteki ayrıntılarda hiç beklenmedik sonuçlar gizlidir. Ama ana hatlarına bakarsak olaylar ebedi yasalarla belirlenmiştir.
Sayfa 342Kitabı okudu
Devrim döneminde çoğunluğun tarihi oldukça öğreticidir. Tüm erdemleri halk ruhuna atfeden politikacıların hatalarını gösterir.
Sayfa 339Kitabı okudu
Asyalıların göç etme, daha düşük ücretlere çalışma ve yerlilerin arasında yaşama haklarını iptal etmenin tek yolu vardır. O da kılıçtır. Eğer Amerikalılar ve Avrupalılar ayrıcalıklı konumlarının silah gücüyle tutulduğunu unuturlarsa, Asya kısa süre içinde intikamını alır.
Sayfa 329 - HamiltonKitabı okudu
Eşitlik mümkün mü?
Destansı Yunan çağlarından modern zamanlara kadar dünyayı sarsmış olan demokratik düşünceler doğal eşitsizliklerle her zaman çatışır. Bazı gözlemciler insanlar arasındaki eşitsizliğin eğitim sebebiyle oluştuğunu savunurlar. Aslına bakılırsa, doğa, eşitlik diye bir şey bilmez. Zekâyı, güzelliği, kuvveti, yeteneği ve kişiye diğerleri üzerinde üstünlük bahşeden diğer tüm özellikleri adil olmayan bir şekilde dağıtır. Hiçbir teori bu uyumsuzluğu değiştiremez. Bu nedenle demokratik öğretiler kalıtımsal yasalar insanların kapasitelerini birleştirmeye razı olana kadar kelimelerle sınırlandırılır. Toplumların doğanın reddettiği eşitliği yapay bir şekilde oturtmayı başaracağına inanabilir miyiz?
Sayfa 306Kitabı okudu
Fakat özgürlük böylesine şüpheli ve kardeşlik tamamen yok olmuşken, eşitlik ilkesi kontrolsüz bir şekilde gelişmiştir. On sekizinci ve on dokuzuncu yüzyılda Fransa'da sahnelenen siyasi ayaklanmaların hepsinde bu ilke baskın olmuştur ve o kadar gelişmiştir ki, siyasi ve sosyal yaşam, kanunlar, davranışlar ve gelenekler en azından teoride bu ilkeye dayanır hale gelmiştir.
Sayfa 303Kitabı okudu
Devletçilik Latin halklarının gerçek politikası sistemi olmakla beraber tüm oy haklarını kabul eden tek sistemdir.
Sayfa 296Kitabı okudu
Yüzyıl boyunca süren isyan ve devrimlerin Fransa üzerinde yaptığı büyük değişimleri bir cümleyle özetlemek istersek, zayıf ve bu nedenle kolaylıkla devrilebilen bireysel zalimliğin yerine oldukça güçlü olan ve zor yok edilen kolektif zorbalıkların geçtiğini söylememiz yeterli olacaktır.
Sayfa 296Kitabı okudu