Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Direğin Tepesinde Bir Adam

Zeyyat Selimoğlu

Direğin Tepesinde Bir Adam Sözleri ve Alıntıları

Direğin Tepesinde Bir Adam sözleri ve alıntılarını, Direğin Tepesinde Bir Adam kitap alıntılarını, Direğin Tepesinde Bir Adam en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kimi var gazeteyi okumakla yetinir, okumuş bir adam beller kendini, kimi var kitapları devirir, der hiçbir şey bildiğim yok.
Sayfa 109Kitabı okudu
Reklam
- Korkuyorum beybaba... Küçücük görüyorum hepinizi... Nokta gibisiniz...
Sayfa 51 - Eksik Parça YayınlarıKitabı okudu
“Yeşil Altın” adlı öyküden...
(...)Dünyalarca alanlarda adamlar asılmış fener fener ve bir de başaltına asılmış bu feneradam, yaşayan bir ölünün gözü gibi bakıyor.(...)
Sayfa 108Kitabı okudu
Oysa basbayağı öldün mü çirkin ölüyorsun...
Sayfa 79 - Eksik Parça YayınlarıKitabı okudu
Reklam
(...)Yazının şehvetine hiçbir zaman kaptırmamıştır kendini Selimoğlu.(...) Doğan Hızlan Zeyyat Selimoğlu’nun İyi Öykülerinin Öğrettikleri
“Yeşil Altın” adlı öyküden...
(...)Gölgeler kımıldıyor; sinsileşmiş ayak kokuları dalgalanıyor havada, ekşimiş tüm bayraklar ve geminin başaltı ekşi insan kokuyor, salamuraya yatmış insanlar, ançüez kutularında yan yana sıkışık nasıl durur ya balıklar öyle insanlar keskin tuzlu ançüez.(...)
Sayfa 109Kitabı okudu
... her adam yaptığı işe yaraşır bir ölümle ölmeli...
Sayfa 79 - Eksik Parça YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yemek
Çalışan adamın yemeğinin kokusu başkadır; çalışan adam yemeğinin kokusunu damarlarına yayılmış kanda bile duyar, yemeğinin lezzetini daha yemek yaklaşırken, kaşık ağzına girmeden, yemek dudaklarına değmeden, daha yemek diline dokunmadan duyar. Çalışan adamın ekmeği kara da olsa, yenirken tüm beyaz kesilir gelinlik duvak gibi.
Sayfa 15 - Eksik Parça YayınlarıKitabı okudu
Ekmek öyle bir şey ki, yemeden duramazsın. Acından gebermek var sonunda. Kolay mı? Ekmek vardır kayar gibi iner gider gırtlağından, zorlanmaz, ekmek vardır gırtlağından mengene, taş ceviz; yutar yutar yutamazsın, gırtlağına dizilir, boğar boğar boğulmazsın; tıkanırsın, ölemezsin... Geberir geberir de ölemez adam, ben gördüm öylesini... Yediği ekmeği öğürüp öğürüp de çıkaramadı mı adam, gebermişten beter olur. Gördüm ben. Hak edilmemiş ekmekti, öğürtüyordu adamı.
Sayfa 18 - Eksik Parça YayınlarıKitabı okudu
“Külhanların Önünde” adlı öyküden...
(...)Ateş Baba ne derdi biliyor musun? Oğul, derdi, ateş neye benzer dediler mi, hiç durup da düşünme, kadındır de... O da kadın gibi, kıvamında olmak için ilgi bekler bakım ister, okşanmak ister... Okşayacaksın ara sıra, süngüyü uzatıp okşayacaksın, küsmeye yüz tuttu mu ilgini eksik etmeyeceksin ama fazla ileri de gitme ilgi gösterirken, şımartırsın ateşi, bozulur, sapıtır, ne oldum delisi olur, soysuzlaşır. Ateş sıcak bir kadındır, küreklendikçe güzelleşir, sevinir. Ama bir de söndü mü, kısır kadın gibi döllenmesi zor olur. Ateş kadın gibidir, külhan denen cehennemi cennet eder okşamayı bilirsen.
Bir edebiyatçının, öykü yazarının bir meslek erbabını anlatması didaktik olma tehlikesini taşır. İşte bu tehlikenin üstesinden gelmiştir Selimoğlu. Doğan Hızlan Zeyyat Selimoğlu’nun İyi Öykülerinin Öğrettikleri
Ölümde bir bozukluk var... Yakışanı bulunmamış, adam marangoz bakıyorsun, doğdu doğalı tahta rendelemiş, basbayağı ölüveriyor, olmaz; marangoz rende olmalı, planya olmalı ölürken, kitapçı kitap olmalı, ressam tablo haline girmeli, cellat darağacı olmalı.
Sayfa 79 - Eksik Parça YayınlarıKitabı okudu
92 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.