Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Dramatik Şiirler 1988 - 2009

Doğu - Batı Divanı

Enis Batur

En Beğenilen Doğu - Batı Divanı Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Doğu - Batı Divanı sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Doğu - Batı Divanı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ah, kimselerin vakti yok Durup ince şeyleri anlamaya
Reklam
Anlaşılmaz oysa insan: Nasıl birdenbire başlayan yağmur uzaklaşıp gitmişse biz daha şemsiyeyi açmadan.
İçine girmeye çalıştığım resmin dışındayım ben.
Hayatım mı? İçimdeki her hayaletle yeniden öldüm ben.
Sayfa 83 - Kırmızı kedi yayınlarıKitabı okuyacak
Reklam
Neden ölüyorum, yaşadımsa neden, bilmiyorum ki nereden geldiğimi, gittiğimi nereye nereden...
Çünkü sözler ve susku en keskin kılıçtan daha kancıl, en sivri mızraktan daha kancık ve zorba uçup giderler çadırdan: Hangi cümle Yıldırım’ın, hangi hareket Aksak'tan: Uçsuz bucaksız ovada bekleşiyor herkes, havayı kesiyor rüzgâr.
İki yol varmış senin önünde, korkup geri dönmüşsün birinden çok gecikmeden, öteki tanıdığın, kaç kez cayıp ayrıldığın tehlikesizdir sanmışsın. Senin yolun bitti şimdi. Kalamayacaksın bunda, yitirmişsin girişini berikinin: Bu senin daracık sonsuz labirentin, şu senin dayandığın hudut, o senin korktuğun yol meğer ufukmuş"
Külrengi saçlarınızla yaşlı ve uykudan ağırlaşmış oturduğunuzda ateşin başına, alın elinize bu kitabı ve ağır ağır okuyun, dalıp gidin uzaklara eski uçarı bakışlarınızın koyu gölgelerinden, düşler kurun
Reklam
Kaynaklar hiç yazmamıştır acı ne kadar acıdır, ağrı neden kesilmeyecek gibi yerleşir daralan göğüs kafesine. Kırık sesini taşıyor kapalı pencerenin dışında vınlayan rüzgâr: Bir hüzne dalarken şu dağlar - dağlar nasıl dalar?
Gün başlıyor. Ortalığı konuşmalardan yıkamak istercesine, genç oyuncu kalkıp müzik koyuyor ve pencerenin camına dayıyor alnını: Servise yetişmek için hızlı adımlarla yürüyen iki kadın, gazete serip üzerine yatmış meczûba bakarak konuşuyorlar.
Ah, kimselerin vakti yok durup ince şeyleri anlamaya... Gülten Akın.
Git, meleğin tuttuğu kitabı al ve yut onu: Ağzında bal tadı bırakacak önce, içinde ağrılar, kıvranacaksın sana yerleşen harfler, heceler, cümlelerle - geçmişse hakikat kanına, tohum tutmuşsa organlarında: Gövden için yepyeni bir çekirdek, acı bir meyve, sarmaşık ve sürekli bir yükseliş: Hayat böyle erir, yavaş yavaş açılır önündeki siyah üstüne siyah ufuktan daha da siyah ötesi: Git, meleğin tuttuğu kitabı tut
259 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.