Don Kişot
Miguel de CervantesDon Kişot Sözleri ve Alıntıları
Don Kişot sözleri ve alıntılarını, Don Kişot kitap alıntılarını, Don Kişot en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çünkü dünyadaki hiçbir şey,
Zamanı, bir kez geçtiği yoldan
Bir daha geçirtecek kadar güçlü değildir.
Ey kutsal ay! Bana ondan haberler getir; belki şu anda balkona çıkmıştır ve sen onu izliyorsun. Belki de güneş, o eşsiz güzeli görmek için vaktinden önce doğmak, ufuktan bir an önce yükselmek istiyor.
Şövalyemiz bu izin üzerine mahkumlara yaklaştı ve içlerinden birine suçunun ne olduğunu sordu.
"Aşık oldum," dedi adam.
Don Kişot şaşkınlıkla:
"Yalnız aşık olduğun için mi?" dedi. "Başka bir neden yok mu? Eğer her aşığı kürek cezasına çarptırsaydılar, ben çoktan beri kürek çekiyor olurdum."
Çoğunlukla aradığı şeyle karşılaşmak isterken, başka bir şeyle karşılaşıyor insan.
Cyrano de Bergerac-Burun Tiradı'nı anımsatan bir cümle
... burun öylesine büyüktü ki seyisin bütün gövdesine gölge salabilirdi.
Gün doğmadan neler doğar! Yarına daha çok zaman var. En sağlam ev, bir saatte, hatta bir anda bile yerle bir olur. Ben güneş varken yağmur yağdığını da gördüm; insan akşam sapasağlam yatar, ama ertesi gün yerinden kımıldayamaz olur. Söyleyin bana bakalım, acaba feleğin çarkına çomak sokan bir adam var mıdır bu dünyada?
İmparatorları, rahipleri, yüksek sosyete kadınlarını, şövalyeleri ve daha pek çok kimseleri hep bir arada görmek ancak oyunda mümkündür. Fakat perde iner inmez bütün bu insanlar eşit olur. Zaten dünyada oynadığımız hayat komedisi de böyle değil mi? Bir kere hayata veda edince hepimiz eşit olmuyor muyuz?
Bu sözlere sinirlenen Don Kişot mızrağını kaldırıp seyisinin sırtına öyle bir indirdi ki eğer mızrak aynı şiddetle başına inmiş olsaydı, Sancho'nun vasiyetnamedeki mirası, alacaklılarına kalacaktı.
Zaten, yenilen insan ne kadar büyük bir üne sahipse, onu yenen de o kadar ünlü olur.
Tanrı sınamak için beni, çelişkili yaratmış,
Bir yanım balmumundan, bir yanım elmastan
Bizimkiler sofraya oturmaya hazırlanırken, çiftçi, soylu beyin baş köşeye oturmasını istiyor, diğeri de bu evde ancak benim dediğim olur diyerek, baş köşeye çiftçiyi oturtmak için direniyormuş. Ama saygılı ve bilgili bir adam olduğunu öne süren köylü bir türlü oturmak istemiyormuş. Canı sıkılan bey, sonunda, omuzlarından kavradığı gibi, zorla baş köşeye oturtmuş adamı ve şöyle demiş: 'Otur artık, sen de biliyorsun ki aslında, ben nereye oturursam, baş köşe orası olur.'