Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Dörtlerin Gecesi

Mehmet Tanboğa

Öne Çıkan Dörtlerin Gecesi Gönderileri

Öne Çıkan Dörtlerin Gecesi kitaplarını, öne çıkan Dörtlerin Gecesi sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Dörtlerin Gecesi yazarlarını, öne çıkan Dörtlerin Gecesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu savaşı kazanacağız.Yalnız yaşayanlar için değil, doğacak bebelerin umutları olduğumuz için bu savaşı biz kazanacağız.
Epikurüs'un, “ölüm, ölen için değil geriye kalanlar için bir felaketir" sözü aslında burada önemini gösterir.
Reklam
Oysa insan kendi iç dünyasının zincirlerini kırıp içinden çıkmadan ikinci bir insanla ilişki kuramazdı...
Bakın Fidel KASTRO'nun mahkemede söylediği söze: "Adalet, bir bakire kıza benzer. Eğer onunla oynanırsa sokakta kılıç sallayan bir orospudan farkı kalmaz."
"Açlık kötüdür, yoksulluk kötüdür, Ama hiçbir şey boyun eğmek- ten daha kötü değildir”. Bu kötülerin belki daha kötüleri de vardı, Diyarbakır zindanında. Kötü kelimesi kifayetsiz kalacaktır. Bazen sessiz bir mezar olurken, bazen yüzlerce orkestraların kurulduğu bir cehennem oluverir. Açının, baskının en zoruna karşı çetin ve bir o kadar da onurlu başkaldırıların, direnişlerin olacağı bir gerçektir.
203 syf.
10/10 puan verdi
Bugün söylenen ve yapılan her şey tarih olacaktır" demişti, Ferhat Kutay. Gerçekten de öyle oldu. Dün söyledikleri ve yaptıkları eylemle yalnız ülke devrim tarihine geçmekle kalmadılar. Onlar dünya insanlık tarihinin şerefli sayfalarındaki yerlerini haklı olarak aldılar. Onların isimleri ülke devrim şehitleriyle beraber, Bruno, Spartaküs, Devrimci Kawa ve Çağdaş Kawa Mazlum Doğan`la beraber anılacaktır.
Dörtlerin Gecesi
Dörtlerin GecesiMehmet Tanboğa · Aram Yayınları · 2011321 okunma
Reklam
203 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
BUGÜN SÖYLENEN VE YAPILAN HER ŞEY TARİH OLACAKTIR
12 Eylül'de bütün bir ülke cezaevlerine dönüşmüştü birer işkence merkezi diyebiliriz. İnsanlığın bu güne değin hiç tanık olmadıkları çeşitli işkence metotları uygulandı tutuklulara. Diyarbakır zindanlarında uygulanan işkenceler insanlık tarihinin en karanlık sayfalarına yazılmıştır. Kenan paşa ve arkadaşları sözde "anarşist ortamına son vermek ve memleketi huzura erdirmek için" yönetime el koyduğunda cezaevleri birer işkence merkezlerine dönüşmüştür. Nazi Almanyası'nın toplama kamplarından farkı kalmamıştır artık cezaevleri, daha önce uygulanmayan işkence yöntemleri tutuklular üzerinde denendi, bu eserde ülkenin aşağılık kompleksi ve sistematik işkenceler ele alınmıştır. Hani tutuklulardan biri diyor ya "Kimliğimizi bırakın, kişiliğimizi yok ettiniz." Ama oradaki vahşeti anlatmaya kelimeler yetmez. Velhasıl Diyarbakır zindanlarında uygulanan işkencelerden dolayı tutukluların; hayattan, doğadan, toplumdan koparılıp kimliksiz bir yaşamın kalıpları içine hapsedip, " Ölmüyorsun, ama yaşamıyorsun da, yani yaşamadan yaşlanıyorsun." Kenan Evren öldü ama hâlâ onun temsil ettiği siyasal anlayış devam etmektedir. DİPNOT: Yılların ezberletilmiş nefretinden uzaklaşarak okunması gereken bir kitap.
Dörtlerin Gecesi
Dörtlerin GecesiMehmet Tanboğa · Aram Yayınları · 2011321 okunma
"Ölmek için değil, yaşamak için ölenlere ne mutlu!"
O insanlar, inançlarından başka silahları olmayan savaşcı tutsaklardı...
336 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.