Kalkması gerekliydi. Ya kalkacak, ya da kırk bacaklı bir ahtapot gibi ruhunun oyuklarına kollarını uzatacak, yanlış yerlerinden tutup karmakarışık, karasarı bir kadın olacaktı. Ya uyanacak, üstünde gittikçe kararan bulutu hemen terkedecek, ya da boğulana kadar yatacaktı.