... Ama (Avrupalıların) unuttukları bir şey vardı. Gücünü inancından almış bir toplumda, gençler onların sandığı gibi yetiştirilmiyordu. Tevazu her şeyden önce geliyordu. Baba Yavuz, oğlu bir keresinde azıcık süsleneyim demiş, o müşfik baba, hoş bir nükteyle, "Bakıyorum annene giyecek bir şey bırakmamışsın." diyerek ölçüyü hatırlatmasını bilmişti.