Durgun ilkyaz akşamlarında
Durup durup seni özlemek
Kendini anlamayan bir dünyada
Olmayan gelişini düşlemek
Bağırmalar çan sesleri sirenler
Arasında ikimizi düşünmek
Bir akşam bir sokağın başından
Seni alıp uzaklara gitmek
Bir göç yorgunu gibi yanına uzansam
Gemiler geçse gözlerimin önünden sırayla
Ellerin alsa götürse bin yıllık yorgunluğumu
Bakışın savaş günlerimin korkusunu unuttursa.