Zindan iki hece. Mehmed’im lafta
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de geri adam, boynunda yafta…
Halimi düşünüp yanma Mehmed’im!
Kavuşmak mı? Belki…. Daha ölmedim!
Avlu… Bir uzun yol… Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı döşeli.
Bu yolda tutuktur hapse düşeli.
Git ve gel…. Yüz adım… Bin yıllık konak
Ne ayak dayanır buna, ne tırnak!
“Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi, hakiki üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, mutluluk ve servete hak kazanmış olan köylüdür.”
Karanlıklar mahkumun süt veren öz annesi
Onda sevinç ne gezer, viran olmuş hanesi
İsterim ki arkadaş uyu, ıstırabın çok ağır
Yeter feryat ettiğin çünkü bu duvarlar sağır!
Kitabın adı:Dut Ağacı
Yazarın adı: Ayşe Gül Kara Zorlu
Sayfa sayısı:158
Üç bölümden oluşan güzel bir kitap; Hasan ve Emine evli 4 çocuklu bir aile Osman, Hatice,Elif ve Hülya çocukların isimleri böyle. Elif kalça çıkığı olarak doğar fakirlikten ameliyat yaptıramazlar Elif 4-5 yaşına gelir aile Sinop'a taşınır anne tekele işçi olarak girer çalışır Elif'i ameliyat ettirirler Elif iyileşir çocukların hepside okur aile çok fedekarlık yapar .
Kitabın 2. ve 3. Bölümleri Hüseyin Pehlivan ayrılmış Hüseyin Pehlivan Sinop Cezaevinde önce idamlıktır cezası sonra müebbete çevrilir cezaevinde yatarken cezaevinin bahçesine bir dut ağacı diker Hüseyin Pehlivan o dut ağacının altında oturur dinlenir kitap okur herkes onu çok sever Hüseyin dayı derler....
Ellerine sağlık yazarımızın