Ölümün kokusunu herkes duyar. Sesini ise, yalnız kendisi. Görkemli bir orkestranın sunumu gibi iniyor, daha önce hiç duymadığı sesler. Uyumlu titreşimlerle ayak parmaklarının ucundan saçının tellerine kadar, dokunduğu her yeri soğutuyor. Yeni bir güne uyanan kentlerde ortalık aydınlandıkça tek tek sönen ışıklar gibi.