"...
suyun kokusu olur mu hiç
akan suyun kokusu vardır burada
yüzümü yıkamam gerekir, boynumu, bileklerimi
ayaklarımı yıkamam gerekir
serinlik suyun neşesidir
sakinlik ise ağacın gururu
serinlikle sakinleşir benim ruhum
unutmalarla büyümüş ruhum
fakat hararetle uygun değildim
zamana uygun değil
devamlılık durmuş gibi
devamı gelmiyordu burada
önce ile sonraya göre devinim sayısıdır
der ya, eski Yunanlı
her çağ kendi deviniminden dolayı saygılı
bir devamlılık bulur kendine
fakat çağa uygun değildim
devimine uygun değil..
geçemiyordum bir fırsattan diğerine
devinim durmuş, bir muştu yok
dağın yüksekliğinde bir nefes bulurum kendime
... "
ne zaman yıkıldı doğrularıma inancım
ve yönüm kendi yoluma çevrildi
sona erdi sanki içimdeki başkalaşım
direncim, hep aynı duygu durumunda olmaktan
oysa duygudan hoşlanmadım hiç
kaygan bir sıvının beni kendine göre şekillendirmesinden
olduğu yerde olmaktan ibaret bir ben
kendinde kaynayanla yek vücut
durdum bir kaynağın önünde
dağın