Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sibel ŞEN

Sibel ŞEN
@sibellsen
15 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
"Öğret bana nasıl unutulur düşünmek"
Sayfa 13 - türkiye İş bankası kültür yayınları
Reklam
"gitmeliyim demek. bir zerdalinin dalından kopması gibi çığlık çığlığa. ama sesimi yakılayan bir vadi yoksa, bir sesim yok demektir. o halde ölgün harflerle gitmeliyim. o halde, artık sana değil, kendime seslenmeliyim; -sen ki yoksun aşkın levhasında. patikalara benzeyen sokaklara döktüğün yüzünde kıraç bir tarlanın teni var. hatırla bir gecede bir geceyi özlediğini, bir ceylanın pınara indiğini. suç yok turnaların güneye bakmasında. ellerini ıslatan nehirlere müteşekkir olmalısın. bilmeli, hatta öğrenmelisin ki hayat, iri laflara gelmez onun hakkında, sakın ha, bir şey söyleme. her aşk büyütür seni, hele bu ilk aşkınsa. daha iyi anlarsın bulutların ovaya dağılan dilini. bir güvercinle göz göze gelirsin bir vakit, o ana ikindi diyecekler, karşı çıkmamalısın. bir sokak köpeği anlayacak seni, dizlerindeki başakların uykusunu bölecek "beni de sev" diyerek. keder, bilmenin ilmidir, "keder ilmi" diyecek biri, anlayacaksın. bu gövdeyi attığın bir kuyudur aşk, ki sen Yusuf değilsindir hiç, hatta kurtsun. o gömleği kanına banacaklar. iyidir bu Yusuf olmaktan. kusur;güzelliğin kendisidir. öğreneceksin. izin verme hiçbir şey avutmasın seni. kurusun ucuz şarapların masalardaki izi. duyulsun sabaha yürüyen karıncaların telaşı. her renk bir sözdür diye bilinsin. kendini kuytulara çekip yarasını şevkle yalayan vahşi bir hayvan gibi acele etmeden iyileş. aşk senin emeğindir. döneceğin bir kapı yoksa gitmeyi öğrenmelisin. gittiğin yol sana çıkacaktır! "
Sayfa 167 - dara yayınevi
104 syf.
·
Puan vermedi
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell
8.5/10 · 247,9bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"ışığı demleyen gülüşler arıyoruz çocukluğu ceplerimize yerleştiren yemişlerle"
Sayfa 38 - Manos yayınevi
"çamurda çatlayan elimin acısıyla geldim sana çocukluğu bir kez daha bahçe duvarına yerleştir diye geldim sana"
Sayfa 33 - Manos yayınevi
Reklam
"büyüyor bir şey. bir ağırlık olarak suyun ters, ötmeyen uçmayan kuş olmayanın tersi olarak bir şey büyüyor dağın sezgisibe gittim ormanın imkanında bekleyişle karşılaştım"
Sayfa 26 - Manos yayınevi
"ışığın avareliğine sığınıyor yıldızlar ışığı düşününce yıkılıyor karanlık"
Sayfa 19 - Manos yayınevi
"yürüdüm seni geride bıraktım mum yanıyordu ve ben erimeyi bıraktım"
Sayfa 18
"bu suskunluk basamağında ben dünyaya niye vardım?"
Sayfa 14 - Manos yayınevi
"ben bahçedeyim ve bakmayı öğreniyorum bir ağaç devriliyor yaprağın ne önemi var perde çekiliyor, kuşun kanadına tökezliyor hava bir şeyler hücum ediyor aklıma: kapanmayan kapının çıkardığı direnç sesi doğmuş olmanın kimi tabirleri... bırakalım caddenin kalabalığı göğe yükselsin bırakalım güneş gece de gelsin ama ışık yorgun gölge ölüme ilişiyor aşk sadece bir ihtimal. aşkı yaşayamadıktan sonra hayatın ne önemi var! "
Sayfa 76 - Manos yayınevi
Reklam
“konuşunca konuşunca ilk kez gördüm ilk kez çınar ağacının altından geçerken ilk kez yapraklara basıp yürürken çıtırdıyla güzelleşen uykuların ucundan yavaş yavaş gördüm sessizlik çok doluymuş çok yalnız çok habersiz... şiirimle hayat arasında bir savaş var! mehtapla gün arasında su ile buz arasında yeryüzünün ellerine bahçeler düşüren bir savaş var! zaman aksıyor, yağmurun sesine öykünüyor taş güvercinlerin adsız çırpınışları baharı demliyor aşinayım bu uçmama konusuna açıp korkmamak çiçekler gibi akıp gitmemek su gibi rüzgar olup şafağın yükünü olmamak gibi aşinayım ben boy verdiğim yerde yanmak kanununa benimle hayat arasında bir savaş var! “
Sayfa 79 - manos yayınevi
"ne önemi var uçmanın kuş tüyü bende gökyüzü bende gülüşünle yıkanan kalp atışı bende"
Sayfa 14 - manos yayınevi
"... suyun kokusu olur mu hiç akan suyun kokusu vardır burada yüzümü yıkamam gerekir, boynumu, bileklerimi ayaklarımı yıkamam gerekir serinlik suyun neşesidir sakinlik ise ağacın gururu serinlikle sakinleşir benim ruhum unutmalarla büyümüş ruhum fakat hararetle uygun değildim zamana uygun değil devamlılık durmuş gibi devamı gelmiyordu burada önce ile sonraya göre devinim sayısıdır der ya, eski Yunanlı her çağ kendi deviniminden dolayı saygılı bir devamlılık bulur kendine fakat çağa uygun değildim devimine uygun değil.. geçemiyordum bir fırsattan diğerine devinim durmuş, bir muştu yok dağın yüksekliğinde bir nefes bulurum kendime ... "
Sayfa 11
"Yabancılara duyulan nefretin, daima, insanın kendisine duyduğu nefretle bir ilişkisi vardır. Eğer insanların, neden başka insanlara acı çektirip, onları aşağıladıklarını anlamak istiyorsak, önce kendi içimizdeki tiksindiğimiz şeylerle uğraşmalıyız;çünkü bir başkasında gördüğümüzü sandığımız düşmanı, ilk olarak kendi içimizde aramamız gerekir. İçimizdeki bu parçayı, bize onu hatırlatan yabancıyı yok ederek susuturmak isteriz. İçimizdeki, bize yabancılaşmış parçamızı, ancak bu şekilde uzak tutabiliriz. Ancak bu şekilde, duruşumuzu korumayı sürdürebiliriz. "
306 syf.
·
Puan vermedi
İçimizdeki Yabancı
İçimizdeki YabancıArno Gruen
8.7/10 · 123 okunma
46 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.