Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eleştirel Feminizm Sözlüğü

Kolektif

Eleştirel Feminizm Sözlüğü Sözleri ve Alıntıları

Eleştirel Feminizm Sözlüğü sözleri ve alıntılarını, Eleştirel Feminizm Sözlüğü kitap alıntılarını, Eleştirel Feminizm Sözlüğü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İki grup ya da bireyler sınıfı arasındaki bütün egemenlik ilişkileri, egemenlik altında olanları (erkek ya da kadın) kısıtlamalara, tabiyete ve köleliğe maruz bırakır. Egemenliğin aynı zamanda hem sonucu hem de garantisi olan yapısal bir asimetri getirir: Gruplardan birisi kendini, bütünün temsilcisi ve evrensel olarak kabul ettirilen toplumsal norm ve değerlerin tek taşıyıcısı olarak sunar. Bu norm ve değerler evrenseldir: Öteki grubunkiler belirtik olarak tikel diye adlandırılır. Ötekinin tikelliği adına, egemen grup onun üzerinde sürekli bir denetim uygular; ötekinin haklarının sınırlarını belirleyerek haklara el koyar ve ötekini, her tür sözleşme yapma gücünden yoksun bırakan bir konumda tutar.
Sayfa 108 - Dipnot YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Örneğin Roma Katolikliğinde din adamları/laikler ayırımı erkeklerle kadınlar arasındaki ayrılığa işaret eder; laikler kadınlardan ibaret olmasalar da, dinsel erk erkeklerin tekelindedir. Roma Katolikliğinde, papazlık görevinde bekârlığın zorunlu olması, kadınları, kutsalı kirletenler konumuna yerleştirir: İnananlar topluluğuyla kutsal arasında bağ kurmaya yönelik ayinsel işlevleri yerine getirebilmesi için, rahibin hiçbir kadına dokunmaması gerekmektedir. Dolayısıyla, kadınların din alanındaki tabiyeti, yalnızca kadınların kiliselerde ve başka din kurumlarında yöneticilik konumuna erişmelerinin nesnel olarak olanaksız oluşunda ortaya çıkmaz. Daha genel olarak din alanının bütününde ve onun her bir bileşeninde; söylemde, temsillerde, pratiklerde, bu tabiyet, genel olarak toplumda ve daha özel olarak din alanında işlerliği olan toplumsal ilişkilerin ifadesi olarak imlenebilir ve bu şekilde tahlil edilebilir.
Sayfa 105 - Dipnot YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Reklam
Kadın bedenini denetleme gücü kimin elindedir? Devletin mi, din otoritelerinin mi, hekimlerin meslek örgütlerinin mi, (koca olsun, baba olsun) aile reislerinin mi, yoksa ilgili kişilerin mi? Bu belirleyici bir noktadır, çünkü burada söz konusu olan kadınların özerkliğidir. Feminist hareket, kadınların cinselliklerini istedikleri gibi yaşamalarını savunarak ve tartışmanın -kişisel ilişkileri suçlamaya yatkın olan- özel alana hapsedilmesine karşı çıkarak, bu soruna politik bir boyut getirmiştir.
Sayfa 97 - Dipnot YayınlarıKitabı yarım bıraktı
33 öğeden 1.501 ile 33 arasındakiler gösteriliyor.