Hemen bütün duvarlara tablolar, fotoğraflar asılmıştı. Bir sarmaşık, tavana gerilmiş ip boyu keyif çatıyordu. Lambaderin yumuşak ışığı altındaki hantal minderde tombul bir kedi uyukluyordu. Biz içeri girince bir an gözlerini araladı sadece. Yıldız’ın eviydi burası... Burada kimbilir ne zamandır alçakgönüllü bir giz olarak süren gündelik yaşantısının her bir ânına erebilmek isterdim.