Epikür'ün Yaşama Sevinci Felsefesi
Heinrich SchmidtSayfa Sayısına Göre Epikür'ün Yaşama Sevinci Felsefesi Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Epikür'ün Yaşama Sevinci Felsefesi sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Epikür'ün Yaşama Sevinci Felsefesi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Stoacılık ve Epiküryenlik
Yunanistan'ın iki büyük felsefe okulu: Stotoacılık ile Epikürizm
her ikisi de:
-İnsanın kendi âlemine çekilmesi ve bireysel hayatı hedefler
-mesut bir hayata rehberlikten başka bir şey vermek istemezler
-mutluluk, dışarıdan, şeylerden gelmez insanın içindedir,
der.
Stoacıların kendi hayat ideallerini Epiktetos, Seneca, ve Markus Aurelius dile getirmiştir. Epikürün mesleği de şu sayfalarda anlaşılacaktır.
Sayfa 6 - Remzi Kitabevi, 1946, Çevirmen: Yunus Kazım KöniKitabı okudu
Epikür, Helenistik felsefenin en önemli düşünürlerinden birisidir. MÖ 341, Sisam Adasında doğar, MÖ 270'de Atina'da ölür.
Sayfa 7 - Remzi Kitabevi, 1946, Çevirmen: Yunus Kazım KöniKitabı okudu
“Herşeyden önce var olan Kaos idi ve herşey Kaostan oldu.”
Sayfa 8Kitabı okudu
“Herşeyden önce var olan Kaos idi ve herşey Kaostan oldu.”
Ve genç filozof Erikür hocalarına soruyor:
"Eğer herşey Kaos’tan olmuşsa ya Kaos neden olmuştur?" Hocaları bu sorguya kandırıcı hiçbir cevap veremiyorlardı.
Sayfa 9 - Remzi Kitabevi, 1946, Çevirmen: Yunus Kazım KöniKitabı okudu
Platon'un Akademisi, Zenon'un Sütunlu Yolu, Epikür'ün Bahçesi
Platon' un Atina' da felsefe eğitimi vermek için aldığı arazinin adı Akademos'du. Eski savaş kahramanlarından Heros Akademikos' un mezarının yanındadır. Platon derslerini burada verirdi.
Kıbrıslı Zenonun da Atina’da Stoa filozoflar okulu adını sütunlar avlusundan (Stoa Poikile) almıştır. Zenon derslerini orada verirdi. Epikür okulu da adını Epikür’ün Atina’da satın aldığı bahçeden almıştı. Epikür talebeleriyle birlikte bu bahçede buluşurdu. Okulun adı (Bahçe) idi ve Epikür’ün talebeleri (Bahçeliler) diye anılıyordu.
Üstadın şahsiyeti kırk sene müddetle bahçenin mânen merkezi kalmıştır. Onun etrafında ideal bir dostluk çevresi toplanıyor ve tanrılaştırılan hocaya karşı bağlılık, felsefî prensiplerin aynı olması, dostça münasebet hazzı, Epikür’ün cemaatini bir din kuvvetinin ender samimiyetiyle bağlıyordu.
Sayfa 11 - Remzi Kitabevi, 1946, Çevirmen: Yunus Kazım KöniKitabı okudu
“Bilge, yokluk ve zaruret zamanında almaktan ziyade vermesini bilir. Çünkü Bilgenin büyük kanaatkârlık hâzinesi vardır.”
Sayfa 13Kitabı okudu
Epikür ömrünün son zamanlarında yakalandığı hastalığına şen bir dirençle katlandı. Ölümü yaklaşınca dostu İdomeneus’e şöyle yazıyordu:
“Ömrümü mutlu bir halde geçirdikten ve sonumun yaklaştığını gördükten sonra sana şunları yazıyorum: Bedensel acılarım o kadar büyüktü ki artık daha fazlası olamaz. Fakat bu acıları ruhumun neşe ve sevinci kat kat aşıyordu. Bu neşe ve sevinci kaynağı, birlikte yaptığımız işlerin ve düşüncelerin anılarıydı”.
Sayfa 13 - Remzi Kitabevi, 1946, Çevirmen: Yunus Kazım KöniKitabı okudu