“Küçük bir çocukken, ölesiye dayak yediğim zamanlarda, kendi kendime geçecek diye mırıldanırdım. Hiçbir acı sonsuza kadar sürmez. Yaralar iyileşir, acılar azalır.” Kızın burnuna minik bir öpücük bıraktı. “Nitekim geçerdi de… Gerçekten de hiçbir acı sonsuza kadar sürmüyordu.”